İşkence, psikolojik veya fiziki olarak, korkutma, itiraf ettirme, caydırma, öç alma, cezalandırma, üçüncü şahıslara ya da gruba gözdağı verme, sindirme veya bilgi toplama aracı olarak bilinçli şekilde insanlara ağır acı çektirmekte kullanılan her türden eylemin genel adıdır.
Bugünden geriye doğru baktığımızda, geçmişinde işkence lekesi olmayan tek bir ulus, tek bir devlet, tek bir etnik grup ya da dinsel yapı yoktur.
Bildiğimiz tüm anayasalar, anlaşmalar, felsefi inanışlar, dinler, insanın ve insan bedeninin kutsallığından ve dokunulmazlığından bahsetmesine rağmen, işkencenin neden bu kadar yaygın olduğunu anlamanın yolu elbette tarihe bakmaktır.
Raşit Kısacık bu kitabında, işkencenin tarihsel işleyişine dair veriler sunarak, son yüzyıl ve son onyıl da dahil olmak üzere, okuru Türkiye ve dünyada işkencenin nasıl ve hangi gerekçelerle sistematikleştirildiğine dair bilgilendiriyor.
İşkence, psikolojik veya fiziki olarak, korkutma, itiraf ettirme, caydırma, öç alma, cezalandırma, üçüncü şahıslara ya da gruba gözdağı verme, sindirme veya bilgi toplama aracı olarak bilinçli şekilde insanlara ağır acı çektirmekte kullanılan her türden eylemin genel adıdır.
Bugünden geriye doğru baktığımızda, geçmişinde işkence lekesi olmayan tek bir ulus, tek bir devlet, tek bir etnik grup ya da dinsel yapı yoktur.
Bildiğimiz tüm anayasalar, anlaşmalar, felsefi inanışlar, dinler, insanın ve insan bedeninin kutsallığından ve dokunulmazlığından bahsetmesine rağmen, işkencenin neden bu kadar yaygın olduğunu anlamanın yolu elbette tarihe bakmaktır.
Raşit Kısacık bu kitabında, işkencenin tarihsel işleyişine dair veriler sunarak, son yüzyıl ve son onyıl da dahil olmak üzere, okuru Türkiye ve dünyada işkencenin nasıl ve hangi gerekçelerle sistematikleştirildiğine dair bilgilendiriyor.