Birinci Dünya Savaşı Hikâyeleri, topraklarının her bir köşesi adeta öldürücü bir mikropla mücadele eden Osmanlı Devleti'nin 1914-1918 yıllarına rastlayan hüzünlü hikâyeleridir. Bu hikâyeler, birçok cephede tek karış toprak için can verip can almanın hikâyeleridir. Harp; Lübnan, Beyrut, Filistin, Suriye, Irak, Hicaz, Mısır, Yemen, Kafkasya, Galiçya ve Romanya'ya vefakâr Türk askerlerinin kabirlerini emanet edecek; tarih, bu günlerden sonra bilhassa Ortadoğu'ya gün yüzü göstermeyecektir.
Bu seçki, 1914-1918 yılları arasında Osmanlı basınında Birinci Dünya Savaşı ile ilgili yayımlanan 37 hikâyeden oluşur. Yüz binlere varan can kaybına rağmen Çanakkale Cephesi'ni konu edinen hikâyelerin adedinin fazla oluşu, halkın bu atmosferde kritik konumu ve olumlu neticesi ile bu cepheye odaklanmasıyla ilgilidir.
Birinci Dünya Savaşı Hikâyeleri, topraklarının her bir köşesi adeta öldürücü bir mikropla mücadele eden Osmanlı Devleti'nin 1914-1918 yıllarına rastlayan hüzünlü hikâyeleridir. Bu hikâyeler, birçok cephede tek karış toprak için can verip can almanın hikâyeleridir. Harp; Lübnan, Beyrut, Filistin, Suriye, Irak, Hicaz, Mısır, Yemen, Kafkasya, Galiçya ve Romanya'ya vefakâr Türk askerlerinin kabirlerini emanet edecek; tarih, bu günlerden sonra bilhassa Ortadoğu'ya gün yüzü göstermeyecektir.
Bu seçki, 1914-1918 yılları arasında Osmanlı basınında Birinci Dünya Savaşı ile ilgili yayımlanan 37 hikâyeden oluşur. Yüz binlere varan can kaybına rağmen Çanakkale Cephesi'ni konu edinen hikâyelerin adedinin fazla oluşu, halkın bu atmosferde kritik konumu ve olumlu neticesi ile bu cepheye odaklanmasıyla ilgilidir.