17. Yüzyıl Batı Rumeli Türkçesi Ağızları Yaşayan Türkiye Türkçesi Ağızlarının Tarihi Dönemlerini Belirleyebilmek İçin Bir Yöntem Denemesi Örneği
Türkiye Türkçesi ağızları hakkında çok ayrıntılı incelemelere dayanan yeni bilgiler ortaya konulabiliyorsa da, bugün yaşayan herhangi bir ağzın, tarihin herhangi bir döneminde nasıl özelliklere sahip olduğunu belirleyebilmek oldukça zordur. Bunun hangi yollarla belirleneceği üzerine de “önerilmiş, tartışılmış, denenmiş, kabul edilmiş bir yöntem, teknik” ortaya konulmuş değildir. Bu çalışmada, yukarıda bahsedilen ihtiyaçtan hareketle, günümüz Batı Rumeli Türkçesinin XVII. yüzyıldaki durumunu belirlemek için yollar aranmıştır. XVII. yüzyılda yazılmış kaynaklar edebî Osmanlı Türkçesinin ürünü olduğu için, bize veri sunmazlar. İlgili dönemin özelliklerini belirleyebilmek için çalışmada şu yollar kullanılmıştır:
1. XVII. yüzyılda yazılmış eserlerden ağız özellikleri gösterebilecek olan metinler (Bunlar: 1. Evliya Çelebi Seyahatnamesi, 2. Latin harfli transkripsiyon metinleri).
2. Komşu dillere (Sırpça, Arnavutça, Makedonca) geçmiş Türkçe kelimeler.
3. Rumelili şair ve yazarların eserleri.
4. Tarihî ve yaşayan Türk yazı dilleri ve ağızlarının karşılaştırılması yoluyla ulaşılabilecek arkaik-periferik özellikler.
Bu dört yolla toplanan veriler değerlendirildiğinde, Batı Rumeli Türkçesi ağızlarının XVII. yüzyıldaki birçok ses bilgisi ve şekil bilgisi özelliği belirlenmiş oldu. Ayrıca o dönemde Batı Rumeli Türkçesi ağızlarında kullanılmış olduğuna hükmedilen 848 madde başının olduğu bir sözlük de verildi.
Türkiye Türkçesi ağızları hakkında çok ayrıntılı incelemelere dayanan yeni bilgiler ortaya konulabiliyorsa da, bugün yaşayan herhangi bir ağzın, tarihin herhangi bir döneminde nasıl özelliklere sahip olduğunu belirleyebilmek oldukça zordur. Bunun hangi yollarla belirleneceği üzerine de “önerilmiş, tartışılmış, denenmiş, kabul edilmiş bir yöntem, teknik” ortaya konulmuş değildir. Bu çalışmada, yukarıda bahsedilen ihtiyaçtan hareketle, günümüz Batı Rumeli Türkçesinin XVII. yüzyıldaki durumunu belirlemek için yollar aranmıştır. XVII. yüzyılda yazılmış kaynaklar edebî Osmanlı Türkçesinin ürünü olduğu için, bize veri sunmazlar. İlgili dönemin özelliklerini belirleyebilmek için çalışmada şu yollar kullanılmıştır:
1. XVII. yüzyılda yazılmış eserlerden ağız özellikleri gösterebilecek olan metinler (Bunlar: 1. Evliya Çelebi Seyahatnamesi, 2. Latin harfli transkripsiyon metinleri).
2. Komşu dillere (Sırpça, Arnavutça, Makedonca) geçmiş Türkçe kelimeler.
3. Rumelili şair ve yazarların eserleri.
4. Tarihî ve yaşayan Türk yazı dilleri ve ağızlarının karşılaştırılması yoluyla ulaşılabilecek arkaik-periferik özellikler.
Bu dört yolla toplanan veriler değerlendirildiğinde, Batı Rumeli Türkçesi ağızlarının XVII. yüzyıldaki birçok ses bilgisi ve şekil bilgisi özelliği belirlenmiş oldu. Ayrıca o dönemde Batı Rumeli Türkçesi ağızlarında kullanılmış olduğuna hükmedilen 848 madde başının olduğu bir sözlük de verildi.