19. Yüzyılda Türk İmgesi sıkça konu edilen bir ilişkiyi zengin bir bakışla ele alıyor. Bilindiği gibi, Türkiye ile Rusya arasındaki tarihsel bağların kökleri çok eski dönemlere kadar uzanır. Yüzyıllar boyunca aralarındaki ilişkiler gelişmiş ve derinleşmiştir. İki ülke arasındaki ilişkiler Rus toplumunun edebi ve toplumsal bilincinde Türk imgesinin oluşumuna da hizmet etmiştir.
Bu etkileşimler Türk-Rus ilişkilerinin çok farklı noktalarında kendini göstermektedir ve iki toplumun manevi yaşamında önemli bir rol oynamaya devam etmektedir. Karşılıklı ilişkileri çeşitli boyutlarıyla kavrayabilmek için tarihin derinlemesine ve çok yönlü olarak incelenmesi gerekir. Devletler arasındaki ilk diplomatik temas 500 yıldan fazla bir süre önce gerçekleşmiş olsa da, Türkiye ve Rusya arasındaki işbirliğinin artması ancak iki halkın kültürel açıdan birbirine yakınlaşmasıyla söz konusu olabilir. İki ülke arasında nesilden nesile aktarılan bir dostluk ve karşılıklı anlayış olduğu göz önünde bulundurulursa, tarihteki etkileşimlerine edebiyat penceresinden bakmak ayrı bir önem kazanmaktadır. Zira Türk ve Rus halklarının tarihsel ve kültürel etkileşimlerinde edebiyat kuşkusuz çok önemli bir yer almaktadır. Edebiyat her zaman iki ülke arasındaki ilişkilerin tarihine ayna tutmuştur.
19. yüzyılda Rus edebiyatında Türkiye ile ilgili çok sayıda araştırma, edebi eser, günlük ve seyahatname ortaya çıkmıştır. İlsever Rami 19. Yüzyılda Türk İmgesi'nde Puşkin, Dostoyevski, Turgenyev, Tolstoy, Tyutçev, Bunin gibi yazarların ve Senkovski, Bazili, Leontyev, Ragozin gibi birçok doğubilimcinin eserlerindeki Türkiye yansımasını kapsamlı bir şekilde inceliyor.
19. Yüzyılda Türk İmgesi sıkça konu edilen bir ilişkiyi zengin bir bakışla ele alıyor. Bilindiği gibi, Türkiye ile Rusya arasındaki tarihsel bağların kökleri çok eski dönemlere kadar uzanır. Yüzyıllar boyunca aralarındaki ilişkiler gelişmiş ve derinleşmiştir. İki ülke arasındaki ilişkiler Rus toplumunun edebi ve toplumsal bilincinde Türk imgesinin oluşumuna da hizmet etmiştir.
Bu etkileşimler Türk-Rus ilişkilerinin çok farklı noktalarında kendini göstermektedir ve iki toplumun manevi yaşamında önemli bir rol oynamaya devam etmektedir. Karşılıklı ilişkileri çeşitli boyutlarıyla kavrayabilmek için tarihin derinlemesine ve çok yönlü olarak incelenmesi gerekir. Devletler arasındaki ilk diplomatik temas 500 yıldan fazla bir süre önce gerçekleşmiş olsa da, Türkiye ve Rusya arasındaki işbirliğinin artması ancak iki halkın kültürel açıdan birbirine yakınlaşmasıyla söz konusu olabilir. İki ülke arasında nesilden nesile aktarılan bir dostluk ve karşılıklı anlayış olduğu göz önünde bulundurulursa, tarihteki etkileşimlerine edebiyat penceresinden bakmak ayrı bir önem kazanmaktadır. Zira Türk ve Rus halklarının tarihsel ve kültürel etkileşimlerinde edebiyat kuşkusuz çok önemli bir yer almaktadır. Edebiyat her zaman iki ülke arasındaki ilişkilerin tarihine ayna tutmuştur.
19. yüzyılda Rus edebiyatında Türkiye ile ilgili çok sayıda araştırma, edebi eser, günlük ve seyahatname ortaya çıkmıştır. İlsever Rami 19. Yüzyılda Türk İmgesi'nde Puşkin, Dostoyevski, Turgenyev, Tolstoy, Tyutçev, Bunin gibi yazarların ve Senkovski, Bazili, Leontyev, Ragozin gibi birçok doğubilimcinin eserlerindeki Türkiye yansımasını kapsamlı bir şekilde inceliyor.