Osmanlı İmparatorluğu'nda 19. yüzyıl bir değişim çağıydı. Tanzimat reformlarının felsefesine uygun olarak klasik sistemler değiştiriliyor, yenilikler hayatın bütün yönlerine yansıyordu. Payitaht da bu değişikliklerden nasibini aldı. Avrupa'ya özenen Osmanlı eliti, yangınların kasıp kavurduğu, bakımsız İstanbul'a yeni bir çehre kazandırmak istiyordu. Yeniden örgütlenen şehir yönetimi "Avrupa usullerini" benimseyerek, Avrupa'dan getirttiği uzmanlara büyük projeler hazırlattı. İstanbul'un bugün de devam eden sorunlarına çözümler arandı. Bölük pörçük de olsa İstanbul'un kent dokusunu değiştirmek için çalışmalar yapıldı. Houssmann'ın bulvarları, Ringstrasse örnek alınarak yeni yollar açıldı, tramvaylar işledi, tünel yapıldı, eğri büğrü çıkmaz sokakların yerini düz sokaklar aldı, Şirket-i Hayriye'nin vapurları payitahtın iki yakasını bir araya getirdi. "Avrupai Usulde" binalar Haliç'in kuzey yakasında pıtrak gibi bitti, tarihi yarımadayı da etkiledi. İşte bu kitapta, Paul Rabinow'un dediği gibi "Zeynep Çelik, İstanbul'daki değişimi, iç içe geçmiş, karmaşık ve zaman zaman da şaşırtıcı bir teknoloji, üslup ve iktidar ilişkileri hikayesi şeklinde ustalıkla anlatıyor."
(Arka Kapak)
Osmanlı İmparatorluğu'nda 19. yüzyıl bir değişim çağıydı. Tanzimat reformlarının felsefesine uygun olarak klasik sistemler değiştiriliyor, yenilikler hayatın bütün yönlerine yansıyordu. Payitaht da bu değişikliklerden nasibini aldı. Avrupa'ya özenen Osmanlı eliti, yangınların kasıp kavurduğu, bakımsız İstanbul'a yeni bir çehre kazandırmak istiyordu. Yeniden örgütlenen şehir yönetimi "Avrupa usullerini" benimseyerek, Avrupa'dan getirttiği uzmanlara büyük projeler hazırlattı. İstanbul'un bugün de devam eden sorunlarına çözümler arandı. Bölük pörçük de olsa İstanbul'un kent dokusunu değiştirmek için çalışmalar yapıldı. Houssmann'ın bulvarları, Ringstrasse örnek alınarak yeni yollar açıldı, tramvaylar işledi, tünel yapıldı, eğri büğrü çıkmaz sokakların yerini düz sokaklar aldı, Şirket-i Hayriye'nin vapurları payitahtın iki yakasını bir araya getirdi. "Avrupai Usulde" binalar Haliç'in kuzey yakasında pıtrak gibi bitti, tarihi yarımadayı da etkiledi. İşte bu kitapta, Paul Rabinow'un dediği gibi "Zeynep Çelik, İstanbul'daki değişimi, iç içe geçmiş, karmaşık ve zaman zaman da şaşırtıcı bir teknoloji, üslup ve iktidar ilişkileri hikayesi şeklinde ustalıkla anlatıyor."
(Arka Kapak)