2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Etkenler

Stok Kodu:
3990000014614
Boyut:
13.50x20.00
Sayfa Sayısı:
369
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%25 indirimli
18,52
13,89
3990000014614
679920
2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Etkenler
2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Etkenler
13.89

2. Dünya Savaşının bitimine doğru İsmet İnönü çok partili demokratik düzene geçileceğini bildirdi ve öyle de oldu. Oysa, Atatürk'ün 1930 yılında Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı kurdurarak çok partili düzene geçmesini erken ve yersiz olarak nitelendiren İnönü, onun ölümünden sonra kendisini üstelik Almanya'nın "Führer"ine, İtalya'nın "Duçe"sine koşut bir biçimde "Milli Şef" ilan ettirmiş bulunuyordu. Ama şimdi, Führer de, Duçe de, "demokratik" ülkelerce yenilmiş ve tarihin derinliklerine gömülmüşlerdi. Yoksa sıra şimdi Milli Şef'e mi gelmişti? Çünkü kendilerini "demokratik" olarak tanıtan ABD, İngiltere ve Rusya, savaşın son amacının yeryüzünde, tüm ülkelerde, anti-demokratik rejimleri devirerek yerlerine demokratik olanlarını geçirmek olduğunu açıklayıp duruyorlardı. Türkiye'deki rejim ise, Milli Şef'i, tek partisi, parti-devlet anlayışı bakımından, tam anlamıyla "anti-demokratik"ti. Ve Stalin, Türkiye'yi açıkça tehdit etmeye başlamıştı. İnönü'nün elini çabuk tutarak "demokratikleşmesi" gerekiyordu!..
(Arka Kapak)

2. Dünya Savaşının bitimine doğru İsmet İnönü çok partili demokratik düzene geçileceğini bildirdi ve öyle de oldu. Oysa, Atatürk'ün 1930 yılında Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı kurdurarak çok partili düzene geçmesini erken ve yersiz olarak nitelendiren İnönü, onun ölümünden sonra kendisini üstelik Almanya'nın "Führer"ine, İtalya'nın "Duçe"sine koşut bir biçimde "Milli Şef" ilan ettirmiş bulunuyordu. Ama şimdi, Führer de, Duçe de, "demokratik" ülkelerce yenilmiş ve tarihin derinliklerine gömülmüşlerdi. Yoksa sıra şimdi Milli Şef'e mi gelmişti? Çünkü kendilerini "demokratik" olarak tanıtan ABD, İngiltere ve Rusya, savaşın son amacının yeryüzünde, tüm ülkelerde, anti-demokratik rejimleri devirerek yerlerine demokratik olanlarını geçirmek olduğunu açıklayıp duruyorlardı. Türkiye'deki rejim ise, Milli Şef'i, tek partisi, parti-devlet anlayışı bakımından, tam anlamıyla "anti-demokratik"ti. Ve Stalin, Türkiye'yi açıkça tehdit etmeye başlamıştı. İnönü'nün elini çabuk tutarak "demokratikleşmesi" gerekiyordu!..
(Arka Kapak)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat