Bir anayasa ki basına güvenmez, yüksek yargıçlara, yargı kuruluşlarına güvenmez; bir anayasa ki işçilerine, memurlarına, köylülerine güvenmez; bir anayasa ki avukatlarına, mühendislerine, doktorlarına güvenmez; bunların yasal örgütlerini birer suç odağı gibi görür. ... Bütün hak ve özgürlüklere karşı devletin sınırlama yetkisini getiren... Anayasa, sıra özel sektöre gelince yumuşar. Toprak reformu ve kamulaştırma söz konusu olunca devletten kuşkulanmaya başlar. ... Toplumun büyük kesimlerine karşı kuşku, özel sektöre ve Cumhurbaşkanına duyulan güven, Aldıkaçtı Anayasasının temel ideolojisini oluşturmaktadır. (Cumhuriyet, 15 Ağustos 1982, Güvensizlik Belgesi...) Aldıkaçtı Anayasası, bir huzur anayasası olmaktan çok uzaktır. Tersine, çeşitli toplum kesimleri arasında uyuşmazlık tohumları atan bir anayasadır. Bu tohumların yeşermesi, yarın toplumu büyük bir kargaşanın içine sürükleyebilir. Türk halkı böyle bir anayasaya mahkum edilmemelidir. (Cumhuriyet, 1 Ağustos 1982, 24 Ocak Anayasası...) Hukukun sosyal sınıflar arasındaki yarışmada yeri yoktur. Hukuk bütün sosyal sınıfları... aynı güvencelerle donatmamışsa, herkese hakça ve eşitçe davranmamışsa, orada "ideolojik nitelliği" ağır basan hukuk vardır. Ve orada, "hukukçulara" değil, "emir kullarına" rastlanır. (Cumhuriyet, 6 Ekim 1982, Hukukçu ve Görevi...)
Bir anayasa ki basına güvenmez, yüksek yargıçlara, yargı kuruluşlarına güvenmez; bir anayasa ki işçilerine, memurlarına, köylülerine güvenmez; bir anayasa ki avukatlarına, mühendislerine, doktorlarına güvenmez; bunların yasal örgütlerini birer suç odağı gibi görür. ... Bütün hak ve özgürlüklere karşı devletin sınırlama yetkisini getiren... Anayasa, sıra özel sektöre gelince yumuşar. Toprak reformu ve kamulaştırma söz konusu olunca devletten kuşkulanmaya başlar. ... Toplumun büyük kesimlerine karşı kuşku, özel sektöre ve Cumhurbaşkanına duyulan güven, Aldıkaçtı Anayasasının temel ideolojisini oluşturmaktadır. (Cumhuriyet, 15 Ağustos 1982, Güvensizlik Belgesi...) Aldıkaçtı Anayasası, bir huzur anayasası olmaktan çok uzaktır. Tersine, çeşitli toplum kesimleri arasında uyuşmazlık tohumları atan bir anayasadır. Bu tohumların yeşermesi, yarın toplumu büyük bir kargaşanın içine sürükleyebilir. Türk halkı böyle bir anayasaya mahkum edilmemelidir. (Cumhuriyet, 1 Ağustos 1982, 24 Ocak Anayasası...) Hukukun sosyal sınıflar arasındaki yarışmada yeri yoktur. Hukuk bütün sosyal sınıfları... aynı güvencelerle donatmamışsa, herkese hakça ve eşitçe davranmamışsa, orada "ideolojik nitelliği" ağır basan hukuk vardır. Ve orada, "hukukçulara" değil, "emir kullarına" rastlanır. (Cumhuriyet, 6 Ekim 1982, Hukukçu ve Görevi...)