“Savaş,” tarih derslerinden duyduğum içi boş bir kelimeydi benim için, ta ki o elem güne kadar… On bir yaşındaydım sevdiğim herkesi kaybettiğimde: Komşumuz Hanife abla, sınıf arkadaşlarım, mahallem, ilk aşkım İpek, annem ve babam… Bir ben kaldım geriye, bir de yaşlı ninem. Ölümün kazanmasına izin mi vereceğim? Sevdiklerimi benden koparıp almasına sessiz mi kalacağım? Hayır! Peşindeyim ey ölüm! Seni bulacağım ve sevdiğim herkesi senden geri alacağım! Yanlış çocuğa bulaştın!
Tüm hayatını savaş alanlarında geçirmiş bir muhabir, kendisini ölümden kurtarmış gizemli adamın peşinde, yaşamını ve Tanrı'ya olan inancını sorgularken annesini ve babasını savaşta kaybetmiş bir çocuk, onları geri getirmek için ölüm diyarının basamaklarını inip, zebaniler ile yüzleşecek.
Her yolculuğun iki amacı vardır; birincisi, bize yolculuğa çıkma motivasyonunu verir. İkincisi ise, ilk amacımızdan saptırıp aydınlanma yoluna sokar.
“Savaş,” tarih derslerinden duyduğum içi boş bir kelimeydi benim için, ta ki o elem güne kadar… On bir yaşındaydım sevdiğim herkesi kaybettiğimde: Komşumuz Hanife abla, sınıf arkadaşlarım, mahallem, ilk aşkım İpek, annem ve babam… Bir ben kaldım geriye, bir de yaşlı ninem. Ölümün kazanmasına izin mi vereceğim? Sevdiklerimi benden koparıp almasına sessiz mi kalacağım? Hayır! Peşindeyim ey ölüm! Seni bulacağım ve sevdiğim herkesi senden geri alacağım! Yanlış çocuğa bulaştın!
Tüm hayatını savaş alanlarında geçirmiş bir muhabir, kendisini ölümden kurtarmış gizemli adamın peşinde, yaşamını ve Tanrı'ya olan inancını sorgularken annesini ve babasını savaşta kaybetmiş bir çocuk, onları geri getirmek için ölüm diyarının basamaklarını inip, zebaniler ile yüzleşecek.
Her yolculuğun iki amacı vardır; birincisi, bize yolculuğa çıkma motivasyonunu verir. İkincisi ise, ilk amacımızdan saptırıp aydınlanma yoluna sokar.