Ah Bu İnsanlar!

Stok Kodu:
9789752429536
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
237
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2020-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%28 indirimli
45,00
32,40
9789752429536
567818
Ah Bu İnsanlar!
Ah Bu İnsanlar!
32.40

Her hastanın ve hatta her ölünün, hayat için bir ışık olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenledir ki, Allah'ın rızası laboratuvarlarda gizlidir. Anatomi laboratuvarlarında hekimlerin ve özellikle de cerrahların en önemli eğiticilerinin ölüler olduğu hakikati, kulaklarımızda küpe olmalıdır. Zira H. Rouviere'in (Paris, 1922) ifadesi ile "Anatomi tıbbın ve cerrahinin hep meşalesi olmuş ve olmaya da devam edecektir".

“Çekirdeğin zarına dokunmayın!” emrindeki çekirdeği, hurma, zeytin ve hatta kabak çekirdeği zanneden zihniyetin, bu hususlarda fetva vermesini beklemek, daha büyük cehalettir. Kromozomu, geni, hücreyi, rölativiteyi, uzayı ve insanı tanımayan, fizik, kimya, matematik, biyoloji ve felsefe bilmeyenlerden ve Allah'ın rızasının tespih tanelerinden ziyade, laboratuvarlarda gizli olduğunun bilincinde olmayanlardan başka nasıl bir “fetva” beklenebilir ki...

Doğuştan var olan genetik kodlardaki sanat şifreleri mi hekimleri musikiye, sanata yönlendiriyor, yoksa hayati ve sağlığı armoni, estetik ve balans olarak gören hekimlik mi, doktorları musiki ve sanata yönlendiriyor? Bu bir muamma... Nitekim hangisi hangisini tetiklemiş, bilmiyoruz. İyi bir hekim, iyi bir cerrah olabilmek için, sanatçı ruhuna sahip olmak gerekir.

Her hastanın ve hatta her ölünün, hayat için bir ışık olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenledir ki, Allah'ın rızası laboratuvarlarda gizlidir. Anatomi laboratuvarlarında hekimlerin ve özellikle de cerrahların en önemli eğiticilerinin ölüler olduğu hakikati, kulaklarımızda küpe olmalıdır. Zira H. Rouviere'in (Paris, 1922) ifadesi ile "Anatomi tıbbın ve cerrahinin hep meşalesi olmuş ve olmaya da devam edecektir".

“Çekirdeğin zarına dokunmayın!” emrindeki çekirdeği, hurma, zeytin ve hatta kabak çekirdeği zanneden zihniyetin, bu hususlarda fetva vermesini beklemek, daha büyük cehalettir. Kromozomu, geni, hücreyi, rölativiteyi, uzayı ve insanı tanımayan, fizik, kimya, matematik, biyoloji ve felsefe bilmeyenlerden ve Allah'ın rızasının tespih tanelerinden ziyade, laboratuvarlarda gizli olduğunun bilincinde olmayanlardan başka nasıl bir “fetva” beklenebilir ki...

Doğuştan var olan genetik kodlardaki sanat şifreleri mi hekimleri musikiye, sanata yönlendiriyor, yoksa hayati ve sağlığı armoni, estetik ve balans olarak gören hekimlik mi, doktorları musiki ve sanata yönlendiriyor? Bu bir muamma... Nitekim hangisi hangisini tetiklemiş, bilmiyoruz. İyi bir hekim, iyi bir cerrah olabilmek için, sanatçı ruhuna sahip olmak gerekir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat