Bu kitapta, Doğu Karadeniz'de (Artvin ve Rize illeri) 2006-2014 yılları arası gerçekleşen HES karşıtı hareketlerin HES sektörünü ne şekilde yapılandırdığı araştırılmıştır. Aktivistlerin ve onların destekleyenlerinin eylem ve söylemleri ile bunlara karşılık devlet aktörleri, şirketler ve onları destekleyenlerin eylem ve söylemleri karşılıklı bir etkileşim süreci içerisinde ele alınmıştır. Yerel nitelikteki bir hareketin ulusal düzeydeki yansımalarına odaklanılmıştır. Kitapta yeni kurumsal teori ile toplumsal hareket teorilerinden yararlanılarak, kurumsal değişim literatüründe yeterince değinilmeyen veya göz ardı edilen bazı hususların açıklığa kavuşturulması bağlamında, yeni kurumsal teoriye katkı sağlanması amaçlamıştır. Bu hususlar, bir aktör olarak devletin ve kurumsal olmayan kanalları kullanan toplumsal hareketlerin kurumsal değişim sürecindeki rollerine ve farklı bir ulusal bağlamdaki politik fırsat yapılarındaki farklılıkların hareket ve hareketin başarısı üzerindeki etkilerine ilişkindir. Örnek olay yöntemi kullanılarak yapılan araştırma sonucunda, aktivistlerin seferberlik yapıları ve eylem repertuarlarının genellikle kurumsal olmayan kanalları içerdiği, Türkiye'nin politik fırsat yapılarının aktivistler üzerinde çoğunlukla bir kısıt oluşturduğu ve devletin söylem ve eylemleri ile aktivistlerin değişim çabalarını etkisizleştirmeye çalıştığı gözlemlenmiştir. Bu faktörlerin dışında harekete özgü bazı faktörlerin de (ideolojik farklılıklar gibi) etkisiyle, sektördeki kurumsal değişimin aktivistlerin beklentilerinin tersi yönünde geliştiği bulgusuna ulaşılmıştır. Tüm bu bulgular temelinde kitapta, politik-toplumsal bağlam çerçevesinde farklı ülkelerdeki yapısal koşullar ile bu koşulların hareketlerin kullandığı kanallar ve başarıları üzerindeki etkilerinin, kurumsal değişim çalışmalarında ele alınması gerektiği ileri sürülmüştür.
Bu kitapta, Doğu Karadeniz'de (Artvin ve Rize illeri) 2006-2014 yılları arası gerçekleşen HES karşıtı hareketlerin HES sektörünü ne şekilde yapılandırdığı araştırılmıştır. Aktivistlerin ve onların destekleyenlerinin eylem ve söylemleri ile bunlara karşılık devlet aktörleri, şirketler ve onları destekleyenlerin eylem ve söylemleri karşılıklı bir etkileşim süreci içerisinde ele alınmıştır. Yerel nitelikteki bir hareketin ulusal düzeydeki yansımalarına odaklanılmıştır. Kitapta yeni kurumsal teori ile toplumsal hareket teorilerinden yararlanılarak, kurumsal değişim literatüründe yeterince değinilmeyen veya göz ardı edilen bazı hususların açıklığa kavuşturulması bağlamında, yeni kurumsal teoriye katkı sağlanması amaçlamıştır. Bu hususlar, bir aktör olarak devletin ve kurumsal olmayan kanalları kullanan toplumsal hareketlerin kurumsal değişim sürecindeki rollerine ve farklı bir ulusal bağlamdaki politik fırsat yapılarındaki farklılıkların hareket ve hareketin başarısı üzerindeki etkilerine ilişkindir. Örnek olay yöntemi kullanılarak yapılan araştırma sonucunda, aktivistlerin seferberlik yapıları ve eylem repertuarlarının genellikle kurumsal olmayan kanalları içerdiği, Türkiye'nin politik fırsat yapılarının aktivistler üzerinde çoğunlukla bir kısıt oluşturduğu ve devletin söylem ve eylemleri ile aktivistlerin değişim çabalarını etkisizleştirmeye çalıştığı gözlemlenmiştir. Bu faktörlerin dışında harekete özgü bazı faktörlerin de (ideolojik farklılıklar gibi) etkisiyle, sektördeki kurumsal değişimin aktivistlerin beklentilerinin tersi yönünde geliştiği bulgusuna ulaşılmıştır. Tüm bu bulgular temelinde kitapta, politik-toplumsal bağlam çerçevesinde farklı ülkelerdeki yapısal koşullar ile bu koşulların hareketlerin kullandığı kanallar ve başarıları üzerindeki etkilerinin, kurumsal değişim çalışmalarında ele alınması gerektiği ileri sürülmüştür.