Türkiye gibi, çok-kültürlü, çok-dilli, çok-mezhepli, imparatorluk mirası topraklar üzerine kurulmuş bir ülkede, bu farklılık ve çeşitlilik doğru anlaşılması gereken pek çok nokta vardır. Alevilik ve İslâm, tarihsel bir miras olarak bu toprakların önemli tartışma maddelerinden biridir. Çoğu zaman aklıselimden uzak yaklaşımlar ve bilgisizlikten kaynaklanan hatalı yorumlar, toplumun farklı kesimleri arasında uçurumların açılmasına veya daha da büyümesine neden olur. Sıddık Korkmaz bu kitapta, bilimsel bir objektiflikle Alevilik-Bektaşilik geleneğini ve bu geleneklerin hakim İslâm anlayışıyla ilişkisini ortaya koyarak, yatağından saptırılmaya çalışılan bir suyun doğru şekilde akmasına yardımcı olmaya çalışmakta...
Türkiye gibi, çok-kültürlü, çok-dilli, çok-mezhepli, imparatorluk mirası topraklar üzerine kurulmuş bir ülkede, bu farklılık ve çeşitlilik doğru anlaşılması gereken pek çok nokta vardır. Alevilik ve İslâm, tarihsel bir miras olarak bu toprakların önemli tartışma maddelerinden biridir. Çoğu zaman aklıselimden uzak yaklaşımlar ve bilgisizlikten kaynaklanan hatalı yorumlar, toplumun farklı kesimleri arasında uçurumların açılmasına veya daha da büyümesine neden olur. Sıddık Korkmaz bu kitapta, bilimsel bir objektiflikle Alevilik-Bektaşilik geleneğini ve bu geleneklerin hakim İslâm anlayışıyla ilişkisini ortaya koyarak, yatağından saptırılmaya çalışılan bir suyun doğru şekilde akmasına yardımcı olmaya çalışmakta...