Bazı lafız sözcüklerin hem lügat (sözcük) hem de ıstılah (terimsel) manaları vardır. Istılah anlamını taşıyan yerlerde sözlük anlamı getirilirse tamamıyla yanlış ve çarpıtma olur. Örneğin: “Hac” sözlükte kasıt manasındadır ama ıstılahta (Kur'an ilke kanunları şeriatta) Allah rızası için O'nun evini (Kâbe'yi) ziyaret etmek ve gereken amelleri yapmaktır. “Savm” (oruç) da sözlükte, bir işten kendini tutmak ve sakındırmaktır. ”Zekât” da sözlükte “temizlik, fazlalık” manasındadır ama ıstılahta; kişinin kendi malından Allah yolunda gereken yerlere infak edip verdiği muayyen miktarda bir maldır.
Söz konusu “sâlât” ise4 sözlükte bazen “dua, rahmet” gibi manalarındadır. Hz. Peygamber (s.a.a) salat ve selam etmemiz gibi veya kuşların salatlarını yani dualarını, teşbihlerini etmeleri gibi ve bunlar bir iki tane meselededir. Oysa Istılahta ise belli vakitlerde abdest, ezan, kıble, yolculuk, evde, savaşta vs. vakitleri ve rekâtları ile malum olup şartlarına uygun olarak Allah rızası için kılınan Namazdır.
İlk abdest, namazı Muhammed, Ali aldı ve kıldı
Nesli Ehlibeyt' ten, 12 imamdan bize miras kaldı
Mehdi, İsa ile kılacaktır Allah onu gaybe saldı
Namazda iktidamız Sahipzaman Mehdi'dir.
Bazı lafız sözcüklerin hem lügat (sözcük) hem de ıstılah (terimsel) manaları vardır. Istılah anlamını taşıyan yerlerde sözlük anlamı getirilirse tamamıyla yanlış ve çarpıtma olur. Örneğin: “Hac” sözlükte kasıt manasındadır ama ıstılahta (Kur'an ilke kanunları şeriatta) Allah rızası için O'nun evini (Kâbe'yi) ziyaret etmek ve gereken amelleri yapmaktır. “Savm” (oruç) da sözlükte, bir işten kendini tutmak ve sakındırmaktır. ”Zekât” da sözlükte “temizlik, fazlalık” manasındadır ama ıstılahta; kişinin kendi malından Allah yolunda gereken yerlere infak edip verdiği muayyen miktarda bir maldır.
Söz konusu “sâlât” ise4 sözlükte bazen “dua, rahmet” gibi manalarındadır. Hz. Peygamber (s.a.a) salat ve selam etmemiz gibi veya kuşların salatlarını yani dualarını, teşbihlerini etmeleri gibi ve bunlar bir iki tane meselededir. Oysa Istılahta ise belli vakitlerde abdest, ezan, kıble, yolculuk, evde, savaşta vs. vakitleri ve rekâtları ile malum olup şartlarına uygun olarak Allah rızası için kılınan Namazdır.
İlk abdest, namazı Muhammed, Ali aldı ve kıldı
Nesli Ehlibeyt' ten, 12 imamdan bize miras kaldı
Mehdi, İsa ile kılacaktır Allah onu gaybe saldı
Namazda iktidamız Sahipzaman Mehdi'dir.