Bu araştırmanın amacı/ ilgilendiği sorular şunlardır: Alışveriş merkezle-rinde kitlesel kalabalığın oluşmasında sosyal, anlamsal ve sembolik formların yeri nedir? İnsanların alışveriş merkezlerine gitmesinin satın alma davranışı dışındaki sosyal ve sembolik anlamsal boyutları nelerdir? Tüketiciler alışveriş merkezleri ile kendileri arasında ne türde bağlar kurmakta ve alışveriş merkezlerini nasıl okumaktadırlar?
Araştırmada alışveriş merkezlerini, doğrudan doğruya onu kullanan, ona katılanların bilinci açısından ele almaya, yani alışveriş merkezlerinin anlamını onun içerisinde bulunarak, alışveriş merkezlerinde bulunanlar açısından kavramaya çalışmıştır.
Alışveriş merkezleri yeni zamanların yaşam merkezi söylemidir. Her söylem gibi ideolojik ve kurtuluş misyonu taşır. İdeolojinin kurtuluş misyonu alışveriş merkezi ile tüketici birlikte inşa ederler.
Alışveriş merkezleri müdavimleri ile konuşur, biz de içinde bulunduğumuz, alışveriş merkeziyle konuşuruz, bunu da oraya kiminle ve nasıl biçimde katıldığımızla yaparız. Söylemin bir ucunda alışveriş merkezlerini kendine göre bir yaşam merkezi, bir kentsel mimari yapı oluşturduğu diğer uçta da alışveriş merkezlerine katılan aktörün, bir başka deyişle alışveriş merkezini kullanan ve oranın havasını soluyan, iklimini yaşayan kişinin, kendi zorunlulukları, tercihlerine ve algısına göre biçimlendirdiği gerçeği vardır.
Bu araştırmanın amacı/ ilgilendiği sorular şunlardır: Alışveriş merkezle-rinde kitlesel kalabalığın oluşmasında sosyal, anlamsal ve sembolik formların yeri nedir? İnsanların alışveriş merkezlerine gitmesinin satın alma davranışı dışındaki sosyal ve sembolik anlamsal boyutları nelerdir? Tüketiciler alışveriş merkezleri ile kendileri arasında ne türde bağlar kurmakta ve alışveriş merkezlerini nasıl okumaktadırlar?
Araştırmada alışveriş merkezlerini, doğrudan doğruya onu kullanan, ona katılanların bilinci açısından ele almaya, yani alışveriş merkezlerinin anlamını onun içerisinde bulunarak, alışveriş merkezlerinde bulunanlar açısından kavramaya çalışmıştır.
Alışveriş merkezleri yeni zamanların yaşam merkezi söylemidir. Her söylem gibi ideolojik ve kurtuluş misyonu taşır. İdeolojinin kurtuluş misyonu alışveriş merkezi ile tüketici birlikte inşa ederler.
Alışveriş merkezleri müdavimleri ile konuşur, biz de içinde bulunduğumuz, alışveriş merkeziyle konuşuruz, bunu da oraya kiminle ve nasıl biçimde katıldığımızla yaparız. Söylemin bir ucunda alışveriş merkezlerini kendine göre bir yaşam merkezi, bir kentsel mimari yapı oluşturduğu diğer uçta da alışveriş merkezlerine katılan aktörün, bir başka deyişle alışveriş merkezini kullanan ve oranın havasını soluyan, iklimini yaşayan kişinin, kendi zorunlulukları, tercihlerine ve algısına göre biçimlendirdiği gerçeği vardır.