Mehmet Hulusi Baybal
İskipli İbrahim Edhem Efendi
Mustafa Asım Efendi, (mutluluk bahşeden) geceyi şöyle anlatır:
Yatsı namazını Efendi Hazretleri imam olarak kıldırdı. Benim namazda iken kalbime öylesine kötü şeyler geldi ki, utancımdan yerin dibine girecek gibi oluyordum. Bir de bu zatın “kalplerin casusu“ olduğu söyleniyor. Eğer kalbimden geçen düşüncelere muttali olduysa, rezil oldum diyordum. Namaz kılındı, dua edildi. Hazret bana dönerek:
“Kalbini yaban merkepleri gibi, bir türlü zapt edemiyorsun“ dedi. Ben de:
“Aman efendim, ben bu halden çok rahatsızım. Bunun bir çaresi yok mu?“ dedim. Hazret de:
“Var oğlum var! Olmaz olur mu? Yüce Allah, kulundan yapamayacağı şeyi istemez. Bunun çaresi, senin her akşam buraya sohbete devam etmendir!“ dedi.
Mehmet Hulusi Baybal
İskipli İbrahim Edhem Efendi
Mustafa Asım Efendi, (mutluluk bahşeden) geceyi şöyle anlatır:
Yatsı namazını Efendi Hazretleri imam olarak kıldırdı. Benim namazda iken kalbime öylesine kötü şeyler geldi ki, utancımdan yerin dibine girecek gibi oluyordum. Bir de bu zatın “kalplerin casusu“ olduğu söyleniyor. Eğer kalbimden geçen düşüncelere muttali olduysa, rezil oldum diyordum. Namaz kılındı, dua edildi. Hazret bana dönerek:
“Kalbini yaban merkepleri gibi, bir türlü zapt edemiyorsun“ dedi. Ben de:
“Aman efendim, ben bu halden çok rahatsızım. Bunun bir çaresi yok mu?“ dedim. Hazret de:
“Var oğlum var! Olmaz olur mu? Yüce Allah, kulundan yapamayacağı şeyi istemez. Bunun çaresi, senin her akşam buraya sohbete devam etmendir!“ dedi.