Denizlerin sesini romanlarına taşıyan usta yazar Joseph Conrad farklı zamanlarda yazdığı öykülerini Altı Öykü'de bir araya getirmiş. Yazar, romanlarından aşina olduğumuz politik gerilimi ve savaş alanlarından, ıssız adalardan, gemilerin güvertesinden taşan maceracı ruhu öykülerine de sızdırıyor. Kitabın, filme de uyarlanan ilk öyküsü "Gaspar Ruiz", İspanya'daki bağımsızlık savaşları sırasında esaretten kurtulan güçlü bir askerin hayatını anlatırken bir aşk hikâyesine de uzanıyor. "Muhbir" adlı ikinci öyküde bir örgüt ajanının deşifre edilişini ünlü bir yazarın ağzından dinleyen okur, üçüncü öykü "Hoyrat"ta Conrad'dan beklenen gerçekçilikte ve sertlikte bir denizcilik hikâyesiyle karşılaşıyor. "Bir Anarşist" adlı öykü, "sözde bir anarşistin" bir adada umutsuzca "mahkûm" edilişini; "askerî bir öykü" olarak anılan kitabın en uzun hikâyesi "Düello" ise Napoléon ordusundaki iki subayın bir ömre yayılan çekişmesini anlatıyor. Kitabın son öyküsü "İl Conde" ise yazarın İtalya'da karşılaştığı cana yakın bir beyefendinin başından geçen "hazin" bir dolandırıcılık hikâyesi. Conrad'ın romancılıktaki ustalığının izleri olan ve ilhamını, yazarın deyişiyle "gerçeğin ta kendisi"nden alan bu öyküleri, yazarının notu ve Hasan Fehmi Nemli'nin özenli çevirisiyle sunuyoruz. "Görkemli bir kişiliğe sahip olan Conrad, kendini hayatın karanlık taraflarının karşısında konumlandırır, ancak kendi sanatı onu Shakespearyen bir nihiliste dönüştürür." -Haroold Bloom-
Denizlerin sesini romanlarına taşıyan usta yazar Joseph Conrad farklı zamanlarda yazdığı öykülerini Altı Öykü'de bir araya getirmiş. Yazar, romanlarından aşina olduğumuz politik gerilimi ve savaş alanlarından, ıssız adalardan, gemilerin güvertesinden taşan maceracı ruhu öykülerine de sızdırıyor. Kitabın, filme de uyarlanan ilk öyküsü "Gaspar Ruiz", İspanya'daki bağımsızlık savaşları sırasında esaretten kurtulan güçlü bir askerin hayatını anlatırken bir aşk hikâyesine de uzanıyor. "Muhbir" adlı ikinci öyküde bir örgüt ajanının deşifre edilişini ünlü bir yazarın ağzından dinleyen okur, üçüncü öykü "Hoyrat"ta Conrad'dan beklenen gerçekçilikte ve sertlikte bir denizcilik hikâyesiyle karşılaşıyor. "Bir Anarşist" adlı öykü, "sözde bir anarşistin" bir adada umutsuzca "mahkûm" edilişini; "askerî bir öykü" olarak anılan kitabın en uzun hikâyesi "Düello" ise Napoléon ordusundaki iki subayın bir ömre yayılan çekişmesini anlatıyor. Kitabın son öyküsü "İl Conde" ise yazarın İtalya'da karşılaştığı cana yakın bir beyefendinin başından geçen "hazin" bir dolandırıcılık hikâyesi. Conrad'ın romancılıktaki ustalığının izleri olan ve ilhamını, yazarın deyişiyle "gerçeğin ta kendisi"nden alan bu öyküleri, yazarının notu ve Hasan Fehmi Nemli'nin özenli çevirisiyle sunuyoruz. "Görkemli bir kişiliğe sahip olan Conrad, kendini hayatın karanlık taraflarının karşısında konumlandırır, ancak kendi sanatı onu Shakespearyen bir nihiliste dönüştürür." -Haroold Bloom-