Altmış İki Bin

Stok Kodu:
9786053065814
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
572
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
78,00
62,40
9786053065814
614467
Altmış İki Bin
Altmış İki Bin
62.40

Benim yaşadığım hayat anımsadığım kadar değil, dokunduğum kadardır. Bir de bana dokunanlar kadardır. Böylece bildiklerimizi paylaşırız, anlamadıklarımızla güleriz. duyduklarımızla hüzünleniriz. Bazen bir şeyler silikleşir, unuturuz. Doğrusunu söylemek gerekirse hatırlamak müthiş bir duygudur. Yanlış hatırlamak bile. Birilerine yanlış aktarırken hep birlikte toparlarız ya da toparlayamayız ve abese aklımız ermez ise yalanın en büyüğünü yaşarız.

40 yıllık İstanbul'luyum Bostancı ile Adalar arasında bir sandalda ve öğle sıcağında bir elim suyun içerisinde Otuzdokuz yıla değinerek Otuzdokuz hikaye anlattım.

Gözleri boğazın her iki hattına gidip gelen küçük bir motor gibi,Gözlerim ki,

Ortasında balık tutan küçük bir sandalı dalgasıyla salladı.

Gelip geçerken kayıtsız bir bakışımı beyazlaşmış köpüğünün ucunda

Bir anlık sandalıma değdi geçti...

Bir bahar şenliğinde oynanan oyunlar gibi

Çığlık çığlığa oluveriyor içimde gizlenmiş başıbozuk karamsar hislerimin arasında

Büyüyen minik neşeler,

Onlar birde bire ortaya kendiliğinden.

Kayıplarımız var ve bazı hatırlanmayan duygular, bir de haber var

Geri çekiliyor işgalciler.

Benim yaşadığım hayat anımsadığım kadar değil, dokunduğum kadardır. Bir de bana dokunanlar kadardır. Böylece bildiklerimizi paylaşırız, anlamadıklarımızla güleriz. duyduklarımızla hüzünleniriz. Bazen bir şeyler silikleşir, unuturuz. Doğrusunu söylemek gerekirse hatırlamak müthiş bir duygudur. Yanlış hatırlamak bile. Birilerine yanlış aktarırken hep birlikte toparlarız ya da toparlayamayız ve abese aklımız ermez ise yalanın en büyüğünü yaşarız.

40 yıllık İstanbul'luyum Bostancı ile Adalar arasında bir sandalda ve öğle sıcağında bir elim suyun içerisinde Otuzdokuz yıla değinerek Otuzdokuz hikaye anlattım.

Gözleri boğazın her iki hattına gidip gelen küçük bir motor gibi,Gözlerim ki,

Ortasında balık tutan küçük bir sandalı dalgasıyla salladı.

Gelip geçerken kayıtsız bir bakışımı beyazlaşmış köpüğünün ucunda

Bir anlık sandalıma değdi geçti...

Bir bahar şenliğinde oynanan oyunlar gibi

Çığlık çığlığa oluveriyor içimde gizlenmiş başıbozuk karamsar hislerimin arasında

Büyüyen minik neşeler,

Onlar birde bire ortaya kendiliğinden.

Kayıplarımız var ve bazı hatırlanmayan duygular, bir de haber var

Geri çekiliyor işgalciler.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat