“Bir kişi kendisinden başka herkesten kaçabilir.”
1942 yılında intihar ederek yaşamına son veren Stefan Zweig, 1922'de yayımlanan Amok Koşucusu'nda intihar temasını işlemiştir.
Kibirli, zengin bir kadının yardım çağrısını reddeden bir doktor ilerleyen zamanda büyük bir pişmanlık duygusunun pençesine düşer.
Halk arasında ‘amok' diye tabir edilen bir hastalığa yakalanarak durmaksızın koşmaya başlar.
Bu durum korkunç ve ıstırap dolu bir maratondur. İnsanın aklıyla vicdanı arasındaki yaman çelişkinin, intiharın, insanın en karanlık kuytularının öne çıktığı bu eserde Zweig, insan psikolojisi üzerindeki ustalığını gözler önüne serer.
“Bir kişi kendisinden başka herkesten kaçabilir.”
1942 yılında intihar ederek yaşamına son veren Stefan Zweig, 1922'de yayımlanan Amok Koşucusu'nda intihar temasını işlemiştir.
Kibirli, zengin bir kadının yardım çağrısını reddeden bir doktor ilerleyen zamanda büyük bir pişmanlık duygusunun pençesine düşer.
Halk arasında ‘amok' diye tabir edilen bir hastalığa yakalanarak durmaksızın koşmaya başlar.
Bu durum korkunç ve ıstırap dolu bir maratondur. İnsanın aklıyla vicdanı arasındaki yaman çelişkinin, intiharın, insanın en karanlık kuytularının öne çıktığı bu eserde Zweig, insan psikolojisi üzerindeki ustalığını gözler önüne serer.