Buğday öğütenlerin, harman savuranların, tütün kıranların, bağbozumu yapanların ülkesi Anadolu, aynı zamanda erenler yurdu, evliyalar ocağıdır. En büyük kentlerinden en sessiz köşelerine kadar, nerede olursanız olun, mutlu demlerinizde bir gülümseyiş, çaresiz anlarınızda bir cesaret kıvılcımı halinde sizi selamlayan büyük bir türbe, küçük bir mezar ya da efsaneye dönüşmüş eski bir olay bulursunuz orada.
(...)
Türk halkı mahallesini onlar adına temiz tutmaya bakar, komşularıyla onlar adına iyi geçinir. Şenlikli günlerinde onların yoksulunu sevindirmeye koşar. Kısası onlar, yaşamın bütününde yeri olan ve kendi hayatları da her gün yenilenip tazelenen varlıklardır.
(...)
Bu yazı dizisi bütün bu seçilmişlerden seçilmiş birkaç çizgiden ibarettir. Yazarken ne tarihi bir sıra, ne manevi bir aşama gözettik. Bize, hamurları aynı mayadan tutulmuş olan bu uluların hepsi hoş, hepsi çekici geldi.
Anadolu erenlerini anlatırken, bütün Türkiye topraklarını düşündüğümüzü söylemeye ayrıca gerek görmüyoruz.
Buğday öğütenlerin, harman savuranların, tütün kıranların, bağbozumu yapanların ülkesi Anadolu, aynı zamanda erenler yurdu, evliyalar ocağıdır. En büyük kentlerinden en sessiz köşelerine kadar, nerede olursanız olun, mutlu demlerinizde bir gülümseyiş, çaresiz anlarınızda bir cesaret kıvılcımı halinde sizi selamlayan büyük bir türbe, küçük bir mezar ya da efsaneye dönüşmüş eski bir olay bulursunuz orada.
(...)
Türk halkı mahallesini onlar adına temiz tutmaya bakar, komşularıyla onlar adına iyi geçinir. Şenlikli günlerinde onların yoksulunu sevindirmeye koşar. Kısası onlar, yaşamın bütününde yeri olan ve kendi hayatları da her gün yenilenip tazelenen varlıklardır.
(...)
Bu yazı dizisi bütün bu seçilmişlerden seçilmiş birkaç çizgiden ibarettir. Yazarken ne tarihi bir sıra, ne manevi bir aşama gözettik. Bize, hamurları aynı mayadan tutulmuş olan bu uluların hepsi hoş, hepsi çekici geldi.
Anadolu erenlerini anlatırken, bütün Türkiye topraklarını düşündüğümüzü söylemeye ayrıca gerek görmüyoruz.