Türkiye'de yargısal anlamda anayasallık denetimini gerçekleştiren tek kurum Anayasa Mahkemesi'dir. Anayasa Mahkemesi bu denetimi, kurulduğu 1961 yılından bu yana “norm denetimi” yolu ile verdiği kararlar üzerinden gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte 2010 yılında yapılan anayasa değişikliği ile Anayasa Mahkemesi'ne bir başka yargısal anayasallık denetimi yolu olan “bireysel başvuru” inceleme yetkisi de verilmiştir. Bu iki denetim türü her ne kadar yöntem, amaç ve etkileri bakımından farklılaşsa da denetime esas aldıkları ölçüt olan Anayasa hükümlerinin yorumlanarak uyuşmazlıklara uygulanması anlamında ortak bir noktada buluşmaktadır. Bu buluşma hali Anayasa Mahkemesi'nin iki denetim türünde verdiği kararlar arasında bir “uyumlaşma” sorununu ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmada anayasa yargısı kavramı, Anayasa Mahkemesi'nin norm denetimi ve bireysel başvuru denetimi inceleme yöntemleri, iki denetim türüne ilişkin kararlar ve kararların etkileri incelenmiştir. Bu incelemeler ışığında iki tür karar arasında uyumlaşma sorununun sıkça karşılaşılabilecek bir mesele olduğu görülmektedir. Ancak bahsedilen sorun bağlamında mülkiyet hakkına ilişkin kararlar üzerinden yapılan değerlendirmede, Anayasa Mahkemesi'nin bu kararlarda uyumlaşma sorununa yönelik çözümler üretmekte zorlandığı ve ötesinde böyle bir sorununun varlığını en azından algıladığına yönelik emareleri tatmin edici biçimde ortaya koyamadığı görülmektedir.
Türkiye'de yargısal anlamda anayasallık denetimini gerçekleştiren tek kurum Anayasa Mahkemesi'dir. Anayasa Mahkemesi bu denetimi, kurulduğu 1961 yılından bu yana “norm denetimi” yolu ile verdiği kararlar üzerinden gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte 2010 yılında yapılan anayasa değişikliği ile Anayasa Mahkemesi'ne bir başka yargısal anayasallık denetimi yolu olan “bireysel başvuru” inceleme yetkisi de verilmiştir. Bu iki denetim türü her ne kadar yöntem, amaç ve etkileri bakımından farklılaşsa da denetime esas aldıkları ölçüt olan Anayasa hükümlerinin yorumlanarak uyuşmazlıklara uygulanması anlamında ortak bir noktada buluşmaktadır. Bu buluşma hali Anayasa Mahkemesi'nin iki denetim türünde verdiği kararlar arasında bir “uyumlaşma” sorununu ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmada anayasa yargısı kavramı, Anayasa Mahkemesi'nin norm denetimi ve bireysel başvuru denetimi inceleme yöntemleri, iki denetim türüne ilişkin kararlar ve kararların etkileri incelenmiştir. Bu incelemeler ışığında iki tür karar arasında uyumlaşma sorununun sıkça karşılaşılabilecek bir mesele olduğu görülmektedir. Ancak bahsedilen sorun bağlamında mülkiyet hakkına ilişkin kararlar üzerinden yapılan değerlendirmede, Anayasa Mahkemesi'nin bu kararlarda uyumlaşma sorununa yönelik çözümler üretmekte zorlandığı ve ötesinde böyle bir sorununun varlığını en azından algıladığına yönelik emareleri tatmin edici biçimde ortaya koyamadığı görülmektedir.