Bu, bahtsızlığına boyun eğmemiş, hiç yılgınlığa düşmemiş, hayatı mücadelelerle dolu bir Anadolu/Erzincan çocuğunun azim, sebat, gayret ve cesaretinin zaferle taçlandığı yaşam öyküsününün anlatıldığı bir kitaptır.
Atatürk'ün zamansız acı kaybını, ‘39 Erzincan depremi felaketini, korkunç İkinci Dünya Savaşının darlık günlerini ailece yaşama talihsizliklerinin yanı sıra, henüz dört yaşını bile doldurmamışken annesini kaybederek öksüz kalmış küçük bir çocuğun dramını yansıtmakta, onun hayata küsmek yerine daha sıkı sarılmasının, hayal ve ümitlerinin ardından koşar adımlarla ilerlemesinin, çalışarak başarıya ulaşmasının gizli anahtarını vermektedir.
Anılarımın aklımda kalan hikayesi, hayal gücüyle kurgulanmış bir serüven değil, gerçek hayattan edinilmiş deneyimlerden bir kesitin dile getirilip okuyucuyla paylaşımını amaçlayan bir duygu demetinin sunumudur.
Yaşamının belli dönemlerinde gelişen olayların akışına ayak uydurmak gayretiyle, fark etmeden işlenen masum kusurların, ya da mutlu rastlantıların, sonraları hayatında inanılmaz değişiklikler yaratacağını kim bilebilirdi ki?
Kendi küllerinden doğarak, askeriyenin olmasa da sivil bilim dünyasının Paşası olarak bu günlere erişmiş olmanın kıvancını yaşamaktayım.
Bu, bahtsızlığına boyun eğmemiş, hiç yılgınlığa düşmemiş, hayatı mücadelelerle dolu bir Anadolu/Erzincan çocuğunun azim, sebat, gayret ve cesaretinin zaferle taçlandığı yaşam öyküsününün anlatıldığı bir kitaptır.
Atatürk'ün zamansız acı kaybını, ‘39 Erzincan depremi felaketini, korkunç İkinci Dünya Savaşının darlık günlerini ailece yaşama talihsizliklerinin yanı sıra, henüz dört yaşını bile doldurmamışken annesini kaybederek öksüz kalmış küçük bir çocuğun dramını yansıtmakta, onun hayata küsmek yerine daha sıkı sarılmasının, hayal ve ümitlerinin ardından koşar adımlarla ilerlemesinin, çalışarak başarıya ulaşmasının gizli anahtarını vermektedir.
Anılarımın aklımda kalan hikayesi, hayal gücüyle kurgulanmış bir serüven değil, gerçek hayattan edinilmiş deneyimlerden bir kesitin dile getirilip okuyucuyla paylaşımını amaçlayan bir duygu demetinin sunumudur.
Yaşamının belli dönemlerinde gelişen olayların akışına ayak uydurmak gayretiyle, fark etmeden işlenen masum kusurların, ya da mutlu rastlantıların, sonraları hayatında inanılmaz değişiklikler yaratacağını kim bilebilirdi ki?
Kendi küllerinden doğarak, askeriyenin olmasa da sivil bilim dünyasının Paşası olarak bu günlere erişmiş olmanın kıvancını yaşamaktayım.