Derginin ilk makalesi kentin kalbine, Ulus Meydanı'na odaklanıyor. Makale, tarihsel süreç içerisinde oluşum, gelişim ve dönüşümünü ortaya koyarak bir kültürel miras alanı olan Meydan'ın; kültürel niteliğini, özgünlüğünü ve bütünlüğünü kaybetme tehlikesine dikkat çekiyor. İkinci makale, kentsel planlama ve tasarım araştırmalarına insan odaklı yeni bir bakış açısı sunarak gözardı edilen, sıradan ve geçici olarak adlandırılan mekânsal pratikleri analiz ediyor. Yüksel Caddesi'nde yürütülen alan çalışması gündelik hayatın kentsel ritimlerini ortaya koyuyor.
Bilindiği üzere Türkiye özelinde yapı malzemelerinin modern mimarlığa etkisi konusundaki araştırmalar oldukça sınırlıdır. Üçüncü makale, bu sınırlılığa önemli bir bilimsel katkı sunarak modern mimarlığın temel yapı malzemelerinden alüminyumun, mimari biçim diline katkısını “Ankara Mimarlığı” bağlamında tartışıyor. Diğer kentler gibi Ankara da bir yandan neoliberal politikalar ekseninde hızla dönüşmektedir. Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi'ni mercek altına alan dördüncü makalemiz, mekândaki dönüşümü ve bu dönüşümün yarattığı sosyo ekonomik değişimi tespit ederek bir kentsel dönüşüm projesi ile yeni ve eski mekânlar arasında oluşan çatışma ve tezatlıkları, değişen günlük hayat pratiklerini inceliyor.
Sonraki makale yine farklı bir bakış açısı sunarak mimarlık tarihi okuması gerçekleştiriyor. Filmler üzerinden mimari okumalar yaparak mimarlığın farklı disiplinler yoluyla temsil ediliş biçimlerini ortaya koyarken, iki farklı alanın kesişimlerini ortaya çıkarmak için kullanılan bir yöntem deneyimi sunuyor. Ardından gelen makale ise bu kez Ankara'da erken Soğuk Savaş döneminde sinemanın toplumsal ve kültürel rolüne odaklanıyor.
Bu sayının yedinci makalesi, Ankara'nın kentsel yaşamında önemli bir yeri olan ve moda, sanat ve mimarlığın özenli bir şekilde bir araya getirildiği Vakko mağazasını konu ediyor. Kent hafızasında yer edinmiş bu mekân, bir alış-veriş merkezi olmanın yanında mekânsal anlamda sunduğu yaşam kültürüyle de öne çıkıyor. 1960'lı yılların Esat Mahallesi'ne odaklanan sekizinci makalemiz, kentsel hareketlilik ve sosyal hayattaki dönüşümü ele almakta.
Derginin ilk görüş makalesinde, Ankara'nın ilçe belediyeleri üzerine yaklaşık on yıldır sürdürülen monografi çalışmaları kullanılarak, ilçelerin siyasal, mekânsal ve toplumsal değişkenleri ele alınmakta. Makalede ayrıca, bu değişkenlerin yerel seçimler gibi önemli siyasal faaliyetleri nasıl etkileyebileceği, ilçelerin toplumsal gerçekliği gözönüne alındığında nasıl öngörülerde bulunulması gerektiği sorularını yanıtlamaya yönelik değerlendirme ve yorumlara yer verilmekte.
İkinci makalede sunulan, 1828-1920 yılları arasında Ankara'da ikâmet eden Aydınyanların hikâyesi bizlere, Ankara Ermenilerinin sosyo-ekonomik durumları, sosyal ve kültürel yaşantıları hakkında bilgiler veriyor.
Son olarak dönem tanıklıkları, anı kitapları, mimari kitaplar, Ankara rehberleri ve haritalarından yola çıkarak, Posta Caddesi'ne ışık tutan değerli bir anı yazısı dergide yer alıyor.
Derginin ilk makalesi kentin kalbine, Ulus Meydanı'na odaklanıyor. Makale, tarihsel süreç içerisinde oluşum, gelişim ve dönüşümünü ortaya koyarak bir kültürel miras alanı olan Meydan'ın; kültürel niteliğini, özgünlüğünü ve bütünlüğünü kaybetme tehlikesine dikkat çekiyor. İkinci makale, kentsel planlama ve tasarım araştırmalarına insan odaklı yeni bir bakış açısı sunarak gözardı edilen, sıradan ve geçici olarak adlandırılan mekânsal pratikleri analiz ediyor. Yüksel Caddesi'nde yürütülen alan çalışması gündelik hayatın kentsel ritimlerini ortaya koyuyor.
Bilindiği üzere Türkiye özelinde yapı malzemelerinin modern mimarlığa etkisi konusundaki araştırmalar oldukça sınırlıdır. Üçüncü makale, bu sınırlılığa önemli bir bilimsel katkı sunarak modern mimarlığın temel yapı malzemelerinden alüminyumun, mimari biçim diline katkısını “Ankara Mimarlığı” bağlamında tartışıyor. Diğer kentler gibi Ankara da bir yandan neoliberal politikalar ekseninde hızla dönüşmektedir. Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi'ni mercek altına alan dördüncü makalemiz, mekândaki dönüşümü ve bu dönüşümün yarattığı sosyo ekonomik değişimi tespit ederek bir kentsel dönüşüm projesi ile yeni ve eski mekânlar arasında oluşan çatışma ve tezatlıkları, değişen günlük hayat pratiklerini inceliyor.
Sonraki makale yine farklı bir bakış açısı sunarak mimarlık tarihi okuması gerçekleştiriyor. Filmler üzerinden mimari okumalar yaparak mimarlığın farklı disiplinler yoluyla temsil ediliş biçimlerini ortaya koyarken, iki farklı alanın kesişimlerini ortaya çıkarmak için kullanılan bir yöntem deneyimi sunuyor. Ardından gelen makale ise bu kez Ankara'da erken Soğuk Savaş döneminde sinemanın toplumsal ve kültürel rolüne odaklanıyor.
Bu sayının yedinci makalesi, Ankara'nın kentsel yaşamında önemli bir yeri olan ve moda, sanat ve mimarlığın özenli bir şekilde bir araya getirildiği Vakko mağazasını konu ediyor. Kent hafızasında yer edinmiş bu mekân, bir alış-veriş merkezi olmanın yanında mekânsal anlamda sunduğu yaşam kültürüyle de öne çıkıyor. 1960'lı yılların Esat Mahallesi'ne odaklanan sekizinci makalemiz, kentsel hareketlilik ve sosyal hayattaki dönüşümü ele almakta.
Derginin ilk görüş makalesinde, Ankara'nın ilçe belediyeleri üzerine yaklaşık on yıldır sürdürülen monografi çalışmaları kullanılarak, ilçelerin siyasal, mekânsal ve toplumsal değişkenleri ele alınmakta. Makalede ayrıca, bu değişkenlerin yerel seçimler gibi önemli siyasal faaliyetleri nasıl etkileyebileceği, ilçelerin toplumsal gerçekliği gözönüne alındığında nasıl öngörülerde bulunulması gerektiği sorularını yanıtlamaya yönelik değerlendirme ve yorumlara yer verilmekte.
İkinci makalede sunulan, 1828-1920 yılları arasında Ankara'da ikâmet eden Aydınyanların hikâyesi bizlere, Ankara Ermenilerinin sosyo-ekonomik durumları, sosyal ve kültürel yaşantıları hakkında bilgiler veriyor.
Son olarak dönem tanıklıkları, anı kitapları, mimari kitaplar, Ankara rehberleri ve haritalarından yola çıkarak, Posta Caddesi'ne ışık tutan değerli bir anı yazısı dergide yer alıyor.