Ben Allah'a iman ettim diyen biri aslında şunu demiştir: Ben Allah'ın varlığına, Tek oluşana, ölüm ötesi hayatta yaptıklarımın hesabını vereceğime, onun koyduğu emir ve yasakların beni en mutlu sona eriştireceğine o kadar eminim ki, zerre kadar güvensizlik duymadan bunu tasdik ediyorum. Hakikâtte de iman etmişlerin durumu bu şekilde midir? Yoksa iman ettim derken bunun bilincinde olunmuyor mu? Veya iman konusunda artık sıradanlaştırdığımız bir riyakârlık mı söz konusudur? İman etmenin göstergeleri var mıdır?
İnsanlar, fitnelendirilmeden/sınanmadan, İman ettik demeleriyle, bırakılacaklarını mı sanıverdiler? (Ankebut/2)
Ben Allah'a iman ettim diyen biri aslında şunu demiştir: Ben Allah'ın varlığına, Tek oluşana, ölüm ötesi hayatta yaptıklarımın hesabını vereceğime, onun koyduğu emir ve yasakların beni en mutlu sona eriştireceğine o kadar eminim ki, zerre kadar güvensizlik duymadan bunu tasdik ediyorum. Hakikâtte de iman etmişlerin durumu bu şekilde midir? Yoksa iman ettim derken bunun bilincinde olunmuyor mu? Veya iman konusunda artık sıradanlaştırdığımız bir riyakârlık mı söz konusudur? İman etmenin göstergeleri var mıdır?
İnsanlar, fitnelendirilmeden/sınanmadan, İman ettik demeleriyle, bırakılacaklarını mı sanıverdiler? (Ankebut/2)