Arap Yarımadası, eski devirlerden itibaren Doğu ve Batı arasındaki ticarî trafikte aracı olma özelliğiyle ve sahip olduğu egzotik ürünlerin ticaretiyle gündeme gelmiştir. İslam öncesi devirlerden itibaren ticaret, Yarımada insanının önemli uğraşısı olmuş, İslam döneminde de bu durum devam etmiştir.
Bu kitapta, Hz. Peygamber ve Dört Halife döneminde Arap Yarımadası'nda ticaret konusu ele alınmaktadır. Kitap, coğrafya ve ekonomiler arasında bariz bir ilişki olduğu düşüncesinden yola çıkmaktadır. Dolayısıyla fizikî koşulların ve iklim şartlarının ekonomik faaliyet türleri üzerinde etkili olduğunu savunmaktadır. Kitapta ele alınan ikinci düşünce ise kurumların ekonomilere etkisidir. Coğrafî koşullar kadar kurumların da iktisadî faaliyetler üzerinde etkili olduğu kabul edilmektedir. Coğrafyanın, Arap Yarımadası'nda ticaretin gelişmesinde rolünü açıklamak amacıyla, “Hint Okyanusu ve Akdeniz Arasında Arap Yarımadası” bölümünde Yarımada'nın coğrafî özellikleri ayrıntılı olarak ele alınmaktadır.
Hz. Peygamber ve Dört Halife dönemi, birçok bakımdan öncesinden bir kopuş ve yeni bir başlangıç olması bakımından dikkat çekicidir. “Ticaretin Dinî, İktisadî ve Sosyal Boyutları” başlığı altında, İslam öncesi ile İslam döneminde ticaret algısı üzerinde ortaya çıkan değişim sorgulanmaktadır. İslam'ın insan ve dünya algısı ve buna bağlı olarak iktisadî hayata bakışı öncelikli olarak değerlendirilmekte ardından iktisadî bir faaliyet olarak ticaretin diğer faaliyetler içerisindeki yeri incelenmektedir.
Kurumlar üzerinde durulmadan önce fiili olarak ticaretin nasıl gerçekleştiği “Ticaret, Yollar ve Taşımacılık” bölümünde incelenmektedir. Son bölümde ise para, faiz, kredi ve ortaklık kurumları üzerinde durulmaktadır. “Para, Faiz, Kredi ve Ortaklıklar” başlığı altında, İslam öncesi dönemle karşılaştırmalar yapılarak kurumsal değişim ortaya konulmakta ve kurumların ticaretin etkinliği üzerindeki rolü ele alınmaktadır.
Arap Yarımadası, eski devirlerden itibaren Doğu ve Batı arasındaki ticarî trafikte aracı olma özelliğiyle ve sahip olduğu egzotik ürünlerin ticaretiyle gündeme gelmiştir. İslam öncesi devirlerden itibaren ticaret, Yarımada insanının önemli uğraşısı olmuş, İslam döneminde de bu durum devam etmiştir.
Bu kitapta, Hz. Peygamber ve Dört Halife döneminde Arap Yarımadası'nda ticaret konusu ele alınmaktadır. Kitap, coğrafya ve ekonomiler arasında bariz bir ilişki olduğu düşüncesinden yola çıkmaktadır. Dolayısıyla fizikî koşulların ve iklim şartlarının ekonomik faaliyet türleri üzerinde etkili olduğunu savunmaktadır. Kitapta ele alınan ikinci düşünce ise kurumların ekonomilere etkisidir. Coğrafî koşullar kadar kurumların da iktisadî faaliyetler üzerinde etkili olduğu kabul edilmektedir. Coğrafyanın, Arap Yarımadası'nda ticaretin gelişmesinde rolünü açıklamak amacıyla, “Hint Okyanusu ve Akdeniz Arasında Arap Yarımadası” bölümünde Yarımada'nın coğrafî özellikleri ayrıntılı olarak ele alınmaktadır.
Hz. Peygamber ve Dört Halife dönemi, birçok bakımdan öncesinden bir kopuş ve yeni bir başlangıç olması bakımından dikkat çekicidir. “Ticaretin Dinî, İktisadî ve Sosyal Boyutları” başlığı altında, İslam öncesi ile İslam döneminde ticaret algısı üzerinde ortaya çıkan değişim sorgulanmaktadır. İslam'ın insan ve dünya algısı ve buna bağlı olarak iktisadî hayata bakışı öncelikli olarak değerlendirilmekte ardından iktisadî bir faaliyet olarak ticaretin diğer faaliyetler içerisindeki yeri incelenmektedir.
Kurumlar üzerinde durulmadan önce fiili olarak ticaretin nasıl gerçekleştiği “Ticaret, Yollar ve Taşımacılık” bölümünde incelenmektedir. Son bölümde ise para, faiz, kredi ve ortaklık kurumları üzerinde durulmaktadır. “Para, Faiz, Kredi ve Ortaklıklar” başlığı altında, İslam öncesi dönemle karşılaştırmalar yapılarak kurumsal değişim ortaya konulmakta ve kurumların ticaretin etkinliği üzerindeki rolü ele alınmaktadır.