Bu tiyatro çalışması, Mehmed Âkif Ersoy'un büyük eseri Safahat'tan esinlenerek hazırlanmıştır. Özellikle gençlerimizin bu muazzam eseri tanımaları ve muhtevasındaki fikirleri zorlanmadan idrak edip benimsemeleri açısından Safahat'ta geçen şiirsel diyaloglar düzyazıya dönüştürülerek, daha çok Köse İmam ile Hocazâde'nin diyalogları şeklinde derlenmiştir. Yazarın ifadesiyle, “gençlerimizin, özellikle müsamerelerde oynayacakları bir piyese dönüştürme fikri” çerçevesinde, Safahat'taki şiirler, tiyatrolaştırılmaya çok uygun olduğundan böyle bir çalışma meydana getirilmiştir. Böylelikle gençlerimiz, Âkif'in düşüncelerini ve eserde bahsi geçen Asım'ın Nesli'ni bu vesileyle daha yakından tanıyacaklardır.
Köse İmam'ın, “Ahlâk bozukluğu içindeki bu halkı ve bu memleketi kimin kurtaracağı” sorusuna, Hocazâde'nin “Asım'ın Nesli!” cevabı, konuşmaları Asım ve gençlik üzerine çevirir. Bundan şüphe eden Köse İmam'a karşı Asım'ın Nesli'nin meziyetlerini ve gösterdiği kahramanlıkları sayan Hocazâde, genç nesli öven heyecanlı hitabesini, “Çanakkale Şehitleri” adıyla tanınan şaheser mısralarla bitirir.
Bu tiyatro çalışması, Mehmed Âkif Ersoy'un büyük eseri Safahat'tan esinlenerek hazırlanmıştır. Özellikle gençlerimizin bu muazzam eseri tanımaları ve muhtevasındaki fikirleri zorlanmadan idrak edip benimsemeleri açısından Safahat'ta geçen şiirsel diyaloglar düzyazıya dönüştürülerek, daha çok Köse İmam ile Hocazâde'nin diyalogları şeklinde derlenmiştir. Yazarın ifadesiyle, “gençlerimizin, özellikle müsamerelerde oynayacakları bir piyese dönüştürme fikri” çerçevesinde, Safahat'taki şiirler, tiyatrolaştırılmaya çok uygun olduğundan böyle bir çalışma meydana getirilmiştir. Böylelikle gençlerimiz, Âkif'in düşüncelerini ve eserde bahsi geçen Asım'ın Nesli'ni bu vesileyle daha yakından tanıyacaklardır.
Köse İmam'ın, “Ahlâk bozukluğu içindeki bu halkı ve bu memleketi kimin kurtaracağı” sorusuna, Hocazâde'nin “Asım'ın Nesli!” cevabı, konuşmaları Asım ve gençlik üzerine çevirir. Bundan şüphe eden Köse İmam'a karşı Asım'ın Nesli'nin meziyetlerini ve gösterdiği kahramanlıkları sayan Hocazâde, genç nesli öven heyecanlı hitabesini, “Çanakkale Şehitleri” adıyla tanınan şaheser mısralarla bitirir.