Durmaksızın aşkın şarkısını söyledi bülbül, güle...
Her daim etrafında kanat çırpıp durdu gülün...
Gece gündüz aşk nöbetinde... Gülün, aşk mevsimi bitip solacağını anladığı vakit ise olanlar oldu. “Dikeni bunun için olsa gerek.” dedi, bülbül...
“Yoksa gülün üzerinde dikenin ne işi var?” Dikenini kalbine sapladı gülün; aşkla uçup gitti bu diyardan.. Ta ki bu arsız sarmaşık bir başka bülbülün garip yüreğine sarılana kadar...
“Gönlümden geçenleri yazdımgönlünüze dokunsun diye...”
Durmaksızın aşkın şarkısını söyledi bülbül, güle...
Her daim etrafında kanat çırpıp durdu gülün...
Gece gündüz aşk nöbetinde... Gülün, aşk mevsimi bitip solacağını anladığı vakit ise olanlar oldu. “Dikeni bunun için olsa gerek.” dedi, bülbül...
“Yoksa gülün üzerinde dikenin ne işi var?” Dikenini kalbine sapladı gülün; aşkla uçup gitti bu diyardan.. Ta ki bu arsız sarmaşık bir başka bülbülün garip yüreğine sarılana kadar...
“Gönlümden geçenleri yazdımgönlünüze dokunsun diye...”