Şems…
Koyu kırmızı bir sürgün kaldı, karadaki çiçekler yarılıp döküldü senden sonra. Demir kıskaçlar içinde acıdan ölüp ölüp yeniden dirildim. İnsanlar âleminde insanlara yabancıyım. Yalnızlık duygusu dengemin tabiatını bozdu. Renksiz ve parıltısız kaldı gökyüzündeki güneş, kara dumanlarla örüldü her taraf baştanbaşa. Ağaçlar arasında akan sular kurudu. Kat kat dağlar, dik kayalar, yüksek uçurumlar sessizliğe boğuldu…
Şems…
Şems…
Koyu kırmızı bir sürgün kaldı, karadaki çiçekler yarılıp döküldü senden sonra. Demir kıskaçlar içinde acıdan ölüp ölüp yeniden dirildim. İnsanlar âleminde insanlara yabancıyım. Yalnızlık duygusu dengemin tabiatını bozdu. Renksiz ve parıltısız kaldı gökyüzündeki güneş, kara dumanlarla örüldü her taraf baştanbaşa. Ağaçlar arasında akan sular kurudu. Kat kat dağlar, dik kayalar, yüksek uçurumlar sessizliğe boğuldu…
Şems…