Anton Çehov, yazarlık ve hekimlik faaliyetlerinin yanında, toplumun yardıma muhtaç kesimlerine hayırsever nitelikte aktif görevler üstlendi. Edebiyatçı vasfını sosyal açıdan savunmasız grupların durumuna dikkat çekmek için gazetelerde yayımladığı makalelerin etkileyici dili vasıtasıyla değerlendirdi. Çar 2. Nikolay'ın 1902'de Maksim Gorki'nin Rusya Bilimler Akademisi fahri üyeliğine seçiminin men edilmesi kararı üzerine, Anton Çehov bu kurumun fahri üyeliğinden Vladimir Galaktionoviç Korolenko ile birlikte feragat etmiştir.
“Çehov, bayağılığın amansız düşmanıydı ve ilk bakışta her şeyin çok iyi, uygun, hatta parlak göründüğü yerlerde bile bayağılığı saptayıp keskin kalemiyle mizah eşliğinde okuyucusuna sunmayı bildi. Çehov kadar hayatın küçük önemsizliğinin trajedisini hiç kimse bu denli net ve ince algılamadı ve ona kadar insanların yaşadıkları hayatın utanç verici ve kasvetli yönlerini bu kadar acımasızca betimlemeyi hiç kimse başaramadı.”
Maksim Gorki
İngiliz edebiyat eleştirmeni Julian Symons'a göre, 1884 yılında yazılmış olan roman sadece dedektif türünün parlak bir örneği değil, aynı zamanda yenilikçi bir çalışmadır. Symons, Agatha Christie'nin Çehov'un bu romanda başvurduğu tekniği 1926'da yazdığı bir eserinde uyguladığını vurgular.
Anton Çehov, yazarlık ve hekimlik faaliyetlerinin yanında, toplumun yardıma muhtaç kesimlerine hayırsever nitelikte aktif görevler üstlendi. Edebiyatçı vasfını sosyal açıdan savunmasız grupların durumuna dikkat çekmek için gazetelerde yayımladığı makalelerin etkileyici dili vasıtasıyla değerlendirdi. Çar 2. Nikolay'ın 1902'de Maksim Gorki'nin Rusya Bilimler Akademisi fahri üyeliğine seçiminin men edilmesi kararı üzerine, Anton Çehov bu kurumun fahri üyeliğinden Vladimir Galaktionoviç Korolenko ile birlikte feragat etmiştir.
“Çehov, bayağılığın amansız düşmanıydı ve ilk bakışta her şeyin çok iyi, uygun, hatta parlak göründüğü yerlerde bile bayağılığı saptayıp keskin kalemiyle mizah eşliğinde okuyucusuna sunmayı bildi. Çehov kadar hayatın küçük önemsizliğinin trajedisini hiç kimse bu denli net ve ince algılamadı ve ona kadar insanların yaşadıkları hayatın utanç verici ve kasvetli yönlerini bu kadar acımasızca betimlemeyi hiç kimse başaramadı.”
Maksim Gorki
İngiliz edebiyat eleştirmeni Julian Symons'a göre, 1884 yılında yazılmış olan roman sadece dedektif türünün parlak bir örneği değil, aynı zamanda yenilikçi bir çalışmadır. Symons, Agatha Christie'nin Çehov'un bu romanda başvurduğu tekniği 1926'da yazdığı bir eserinde uyguladığını vurgular.