Ayçöreği - Elmalı Turta (Romeo ve Juliet Hediyeli)

Stok Kodu:
9786257026147
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
864
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%25 indirimli
70,00
52,50
9786257026147
493680
Ayçöreği - Elmalı Turta (Romeo ve Juliet Hediyeli)
Ayçöreği - Elmalı Turta (Romeo ve Juliet Hediyeli)
52.50

Ateşe uçmaktan korkan bir kelebeğin hikâyesinden, kanatlarını arkasında bırakan bir kelebeğin değişim hikâyesine...

Ayçöreği

Ahmet; Sahra'ya yürümeyi, bisiklete binmeyi, erkek gibi dövüşmeyi öğretmişti. Ama hepsinden önemlisi ona, aşkın can yakıcı yanını tattırmıştı, hem de farkında bile olmadan... Sahra, Ahmet'e olan karşılıksız aşkının ağırlığına dayanamayıp Çıkmaz'dan uzaklaşırken, boynunda ayçöreği kolyesi, dudaklarında tarçın tadı ve çantasında gizemli mektuplarının sahibi Mutlu Kelebek vardı. Ancak tüm bunlara rağmen katıldığı okul partisinde trajik bir şekilde hayatına giren şımarık Romeo, bir şeyleri değiştirecekti. Belki de birçok şeyi...

"Yarayla alay eder yaralanmamış olan..."

Elmalı Turta

Sahra'yı Ahmet'ten uzaklaştıran Yasemin, Emir ile arasına giren Cennet, Mutlu Kelebek'e yaklaşmasını engelleyen şüpheleri varken, kalbinin sesini duyması pek de kolay olmaz. Değişmeyen tek şey boynundaki ayçöreği kolyesidir ama ona dokunduğunda hala aynı şeyleri hissettiğinden ise emin değildir. Özgür kalması için kelebek kanatlarını yakmalı mı, yoksa kaçmaya devam mı etmeli?

Kanatlarının kaderini seçerken hesaba katmadığı şeyler, Sahra kadar okuyucu da şaşırtacak. Romeo ve Juliet alıntıları ile süslenen bu devam kitabı sizi soluksuz bırakacak...

“İnsan, yarası yarasına denk geleni severmiş...”

Romeo Ve Juliet

“Daha acıklı bir hikâye yoktur, Juliet ve onun Romeo'sununkinden.”

William Shakespeare'in ilk kez 1597 yılında basılan ölümsüz eseri Romeo ve Juliet, trajik bir şekilde düşman iki ailenin çocukları arasında oluşan aşkı anlatır. Shakespeare'in en sevilen oyunlarından biri olan Romeo ve Juliet insan ilişkileri ve durumlarıyla yaklaşık 400 yıldır vermek istediği mesajla günümüze kadar gelmiştir. İngiliz edebiyatının klasiklerinden olan bu eser sayısız tiyatro oyunlarına, kitaplara ve filmlere konu olmuş, pek çok edebi esere ilham vermiştir.

“Semadaki gözleri öyle parlak yanardı ki gökkubbe boyunca, şarkı söylerdi kuşlar, sabah oldu zannedip.
Bak nasıl da yaslıyor yanağını eline. Ah, şu eldeki eldiven olsaydım da dokunsaydım o yanağa!”

Ateşe uçmaktan korkan bir kelebeğin hikâyesinden, kanatlarını arkasında bırakan bir kelebeğin değişim hikâyesine...

Ayçöreği

Ahmet; Sahra'ya yürümeyi, bisiklete binmeyi, erkek gibi dövüşmeyi öğretmişti. Ama hepsinden önemlisi ona, aşkın can yakıcı yanını tattırmıştı, hem de farkında bile olmadan... Sahra, Ahmet'e olan karşılıksız aşkının ağırlığına dayanamayıp Çıkmaz'dan uzaklaşırken, boynunda ayçöreği kolyesi, dudaklarında tarçın tadı ve çantasında gizemli mektuplarının sahibi Mutlu Kelebek vardı. Ancak tüm bunlara rağmen katıldığı okul partisinde trajik bir şekilde hayatına giren şımarık Romeo, bir şeyleri değiştirecekti. Belki de birçok şeyi...

"Yarayla alay eder yaralanmamış olan..."

Elmalı Turta

Sahra'yı Ahmet'ten uzaklaştıran Yasemin, Emir ile arasına giren Cennet, Mutlu Kelebek'e yaklaşmasını engelleyen şüpheleri varken, kalbinin sesini duyması pek de kolay olmaz. Değişmeyen tek şey boynundaki ayçöreği kolyesidir ama ona dokunduğunda hala aynı şeyleri hissettiğinden ise emin değildir. Özgür kalması için kelebek kanatlarını yakmalı mı, yoksa kaçmaya devam mı etmeli?

Kanatlarının kaderini seçerken hesaba katmadığı şeyler, Sahra kadar okuyucu da şaşırtacak. Romeo ve Juliet alıntıları ile süslenen bu devam kitabı sizi soluksuz bırakacak...

“İnsan, yarası yarasına denk geleni severmiş...”

Romeo Ve Juliet

“Daha acıklı bir hikâye yoktur, Juliet ve onun Romeo'sununkinden.”

William Shakespeare'in ilk kez 1597 yılında basılan ölümsüz eseri Romeo ve Juliet, trajik bir şekilde düşman iki ailenin çocukları arasında oluşan aşkı anlatır. Shakespeare'in en sevilen oyunlarından biri olan Romeo ve Juliet insan ilişkileri ve durumlarıyla yaklaşık 400 yıldır vermek istediği mesajla günümüze kadar gelmiştir. İngiliz edebiyatının klasiklerinden olan bu eser sayısız tiyatro oyunlarına, kitaplara ve filmlere konu olmuş, pek çok edebi esere ilham vermiştir.

“Semadaki gözleri öyle parlak yanardı ki gökkubbe boyunca, şarkı söylerdi kuşlar, sabah oldu zannedip.
Bak nasıl da yaslıyor yanağını eline. Ah, şu eldeki eldiven olsaydım da dokunsaydım o yanağa!”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat