Aşka bir de onun gözünden bak! Sendeki aşka benziyor mu? Belki bir seni bulursun bir satır başında ya da bir noktadan önce… Belki de bir virgül de soluklanırsın kendi hayatında soluklanır gibi… Köşe başında, çocukluğunun koştuğu evde hüznünü bulursun gözlerin dolar ve sen “beni anlatıyor sanki” dersin. Belki de seni anlatıyordur, senin dile getiremediklerini kim bilir?
Sayfalarında yıllanmışlık var bir hüznü çağırıyor gözlerim… Çocukluğuma dair bir koku geliyor çözemiyorum; belki bir anne kokusu belki fırından yeni çıkmış bir ekmek, köy sobasında Ihlamur kokusuna karışan bir sabah… bir hasret var içimi sızlatıyor… Bir özlem var…
Aşka bir de onun gözünden bak! Sendeki aşka benziyor mu? Belki bir seni bulursun bir satır başında ya da bir noktadan önce… Belki de bir virgül de soluklanırsın kendi hayatında soluklanır gibi… Köşe başında, çocukluğunun koştuğu evde hüznünü bulursun gözlerin dolar ve sen “beni anlatıyor sanki” dersin. Belki de seni anlatıyordur, senin dile getiremediklerini kim bilir?
Sayfalarında yıllanmışlık var bir hüznü çağırıyor gözlerim… Çocukluğuma dair bir koku geliyor çözemiyorum; belki bir anne kokusu belki fırından yeni çıkmış bir ekmek, köy sobasında Ihlamur kokusuna karışan bir sabah… bir hasret var içimi sızlatıyor… Bir özlem var…