Türkiye hiç de aksamayan adımlarla bir utanç coğrafyasının siyasal merkezi haline geliyor. Cizre'de, Sur'da, Dargeçit'te, Silopi'de, Yüksekova'da, Nusaybin'de duvarlara Türk'ün gücünü, okul tahtalarına Türk'ün eğitimini yazan özel kuvvetlerin; İstanbul'da Dilek Doğan'ın evindeki vahşetin; Tahir Elçi'nin hepimizin gözlerinin önünde katlinin; Can Dündar ve Erdem Gül'ün savaş suçlarını duyurdukları için cezaevinde olmalarının; bütün dünyada öttürülen sömürgeci savaş borazanlarının seslerinin eşliğinde utanca gömülüyoruz.
Türkiye hiç de aksamayan adımlarla bir utanç coğrafyasının siyasal merkezi haline geliyor. Cizre'de, Sur'da, Dargeçit'te, Silopi'de, Yüksekova'da, Nusaybin'de duvarlara Türk'ün gücünü, okul tahtalarına Türk'ün eğitimini yazan özel kuvvetlerin; İstanbul'da Dilek Doğan'ın evindeki vahşetin; Tahir Elçi'nin hepimizin gözlerinin önünde katlinin; Can Dündar ve Erdem Gül'ün savaş suçlarını duyurdukları için cezaevinde olmalarının; bütün dünyada öttürülen sömürgeci savaş borazanlarının seslerinin eşliğinde utanca gömülüyoruz.