“İnsanın kendisi için yaşaması, istenilecek bir hak değildi. Annem: ‘Bıyıklarını incelt,' diyordu. Öteki kız: ‘Bıyıkların yüzümü çiziyor,' diye sızlanıyordu. Baria: ‘Beni seversen bıyıklarını kesersin,' diye tutturuyordu. ‘Sigara içme,'
diyorlardı; ‘Eve geç kalma,' diyorlardı; ‘Evlen,' diyorlardı; ‘Benimle evlen,' diyorlardı; ‘Bana zevk ver,' diyorlardı…
Yaşamımı almak istiyorlardı elimden.”
Türk edebiyatında varoluşçu etkiler barındıran ilk yapıtlardan biri olan Baharla Gelen, kahramanı Reha'nın yaşamının farklı dönemlerine tanıklık ederken, ustalıklı kurgusuyla okuru aslında en temel felsefi sorularla yüzleştirmekte.
Zorlu geçen askerlik süreci ve hemen öncesinde yaşadığı bunalımlı dönem olmak üzere, Reha'nın yaşamının iki farklı kesitinin iç içe geçişler ve geri dönüşlerle aktarımı, ana karakterin “dönüşümünü” de sergiler. Kahramanın kararsızlıkları, çekinceleri, mücadeleleri, iç konuşmalarında ortaya konur ve bir ruhsal olgunlaşmaya okur da anbean tanık olur: İstanbul'dan yaşadığı sıkıntılarla askere gelen Reha ile, kışlanın ve taşranın etkisi altındaki asker Reha, aynı kişi değildir artık.
“Gerçekçilikten düş dünyasına, geçmişten şimdiye, anılar alanından yaşanılan düzenin anlatımına geçen kitap, insanı saran bir tempoda ilerliyor.”
-PhilIppe Brunetiere
Les Nouvelles Litteraires
“İnsanın kendisi için yaşaması, istenilecek bir hak değildi. Annem: ‘Bıyıklarını incelt,' diyordu. Öteki kız: ‘Bıyıkların yüzümü çiziyor,' diye sızlanıyordu. Baria: ‘Beni seversen bıyıklarını kesersin,' diye tutturuyordu. ‘Sigara içme,'
diyorlardı; ‘Eve geç kalma,' diyorlardı; ‘Evlen,' diyorlardı; ‘Benimle evlen,' diyorlardı; ‘Bana zevk ver,' diyorlardı…
Yaşamımı almak istiyorlardı elimden.”
Türk edebiyatında varoluşçu etkiler barındıran ilk yapıtlardan biri olan Baharla Gelen, kahramanı Reha'nın yaşamının farklı dönemlerine tanıklık ederken, ustalıklı kurgusuyla okuru aslında en temel felsefi sorularla yüzleştirmekte.
Zorlu geçen askerlik süreci ve hemen öncesinde yaşadığı bunalımlı dönem olmak üzere, Reha'nın yaşamının iki farklı kesitinin iç içe geçişler ve geri dönüşlerle aktarımı, ana karakterin “dönüşümünü” de sergiler. Kahramanın kararsızlıkları, çekinceleri, mücadeleleri, iç konuşmalarında ortaya konur ve bir ruhsal olgunlaşmaya okur da anbean tanık olur: İstanbul'dan yaşadığı sıkıntılarla askere gelen Reha ile, kışlanın ve taşranın etkisi altındaki asker Reha, aynı kişi değildir artık.
“Gerçekçilikten düş dünyasına, geçmişten şimdiye, anılar alanından yaşanılan düzenin anlatımına geçen kitap, insanı saran bir tempoda ilerliyor.”
-PhilIppe Brunetiere
Les Nouvelles Litteraires