Başbuğ Attila

Stok Kodu:
9786059960229
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
335
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%22 indirimli
18,52
14,45
9786059960229
553686
Başbuğ Attila
Başbuğ Attila
14.45

Avrupa Hunlarının büyük hakanı!... Bizans ve Batı Roma imparatorluklarını önünde diz çöktüren ilk Türk Hakanı!.. Tüm Türk kabile ve boylarını ilk defa millet halinde birleştiren ilk büyük hakan!... Attila

Türk devletçilik geleneğinin ilk kurucusu, Roma'yı affeden ilk ve tek insan!...

“Beni iyi dinleyin Papa Hazretleri!

Ben, sizin söylediğiniz gibi barbar değilim! Ne Vizigot ne de Vandal'ım. Ben Hun'um ve en az sizin kadar insanım! Roma'yı Vizigot Alarik ya da Vandal Asparuh gibi yakıp yıkmayacağım. Roma benim nazarımda sadece sizin değil, insanlığın şehri, bir kültür ve medeniyet şehridir!... Muhteşem abidelerini, eserlerini, parklarını, bahçelerini, saraylarını, heykellerini yakıp yıkmaya, yok etmeye gönlüm razı olmadı.

Roma ve Romalılar benim bu davranışımdan ders almalı, barbar dediğiniz halkların da insan olduklarını hatırlamalı… Bir barbarın sizlerden daha çok, insanlığı ve insanların yarattığı muhteşem bir şehri düşündüğünü görmeli ve anlamalıdır. İçimden bir ses, bu şehri insanlığa bağışlamamı söylüyor. Bu yüzden Roma'ya girmeyeceğim, yakıp yıkmayacağı, bu güzel şehri insanlara bağışlayacağım. İçiniz rahat olsun!”

Attila Roma'ya girmedi. Roma'yı yakıp yıkmadı… Bunun sebebi, prenses Honoria değildir. Bunun sebebi, muhteşem şehir Roma'ya duyduğu sevgidir.

Meşhur kehanet zincirinin halkasını koparma pahasına Roma'ya dokunmadı ve kehanetin en önemli halkasını kopardı… Aslında kopan halka değil, Attila'nın kendisiydi ve daha büyük işler yapacağı sırada bu dünyadan çekip gitti…

Avrupa Hunlarının büyük hakanı!... Bizans ve Batı Roma imparatorluklarını önünde diz çöktüren ilk Türk Hakanı!.. Tüm Türk kabile ve boylarını ilk defa millet halinde birleştiren ilk büyük hakan!... Attila

Türk devletçilik geleneğinin ilk kurucusu, Roma'yı affeden ilk ve tek insan!...

“Beni iyi dinleyin Papa Hazretleri!

Ben, sizin söylediğiniz gibi barbar değilim! Ne Vizigot ne de Vandal'ım. Ben Hun'um ve en az sizin kadar insanım! Roma'yı Vizigot Alarik ya da Vandal Asparuh gibi yakıp yıkmayacağım. Roma benim nazarımda sadece sizin değil, insanlığın şehri, bir kültür ve medeniyet şehridir!... Muhteşem abidelerini, eserlerini, parklarını, bahçelerini, saraylarını, heykellerini yakıp yıkmaya, yok etmeye gönlüm razı olmadı.

Roma ve Romalılar benim bu davranışımdan ders almalı, barbar dediğiniz halkların da insan olduklarını hatırlamalı… Bir barbarın sizlerden daha çok, insanlığı ve insanların yarattığı muhteşem bir şehri düşündüğünü görmeli ve anlamalıdır. İçimden bir ses, bu şehri insanlığa bağışlamamı söylüyor. Bu yüzden Roma'ya girmeyeceğim, yakıp yıkmayacağı, bu güzel şehri insanlara bağışlayacağım. İçiniz rahat olsun!”

Attila Roma'ya girmedi. Roma'yı yakıp yıkmadı… Bunun sebebi, prenses Honoria değildir. Bunun sebebi, muhteşem şehir Roma'ya duyduğu sevgidir.

Meşhur kehanet zincirinin halkasını koparma pahasına Roma'ya dokunmadı ve kehanetin en önemli halkasını kopardı… Aslında kopan halka değil, Attila'nın kendisiydi ve daha büyük işler yapacağı sırada bu dünyadan çekip gitti…

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat