11 Eylül Karşısında Yüreğin ve Aklın Buluşması...
11 Eylül 2001'de New York'taki İkiz Kulelere yönelen uçaklar sadece bu binaları yerle bir etmekle ve binlercekişinin ölümüne yol açmakla kalmadı, Körfez Savaşı'nın ardından ABD Başkanı 'Baba' George Bush'un ilan ettiği Yeni Dünya Düzeni'nin aslında nasıl bir düzensizlik olduğunu da açığa çıkardı. 'Buş oğlu Buş' un "Ya bizdensiniz, ya da düşmandansınız" diyerek başlattığı Haçlı seferi hala sürüyor.
11 Eylül'ün hemen ertesinde, olayın sıcaklığı daha geçmeden kaleme alınan bu yazılarda çöken binalarda yakınlarını kaybeden sıradan insanlarla birlikte adı bilinenler, hayli ünlü olanlar da var. Fanatik bir Yahudi tarafından ölümden kurtarılan Pakistanlı genç Umsan Farman'ı tanımazsınız ama Eduardo Galeano veya Noam Chomsky'i tanırsınız. Arkadaşları çöken kulelerin altında kalan sağlık görevlisi James Creedon'ı da tanımazsınız ama Arundhati Roy'u veya Edward Said'i tanırsınız herhalde. Ya da bir Filistinli ile evli Amerikalı kadın Elizabeth Price'ı tanımazsınız ama Angela Davis'in adını duymuş olabilirsiniz.
Bu kitapta, bu ünlülerin ve ünsüzlerin hepsi, 11 Eylül ve sonrasında olanları tartışıyor, anlatıyor, değerlendiriyor. Bazıları yaşadıklarını, duygularını aktarıyor, bazıları ise düşündüklerini, analizlerini paylaşıyor.
11 Eylül karşısında yüreği ve aklı buluşturan bu kitaptaki yazıların içtenliğine, insanca yaklaşımlarına, soğukkanlı ve derinlikli değerlendirmelerine herkesin ihtiyacı var.
11 Eylül Karşısında Yüreğin ve Aklın Buluşması...
11 Eylül 2001'de New York'taki İkiz Kulelere yönelen uçaklar sadece bu binaları yerle bir etmekle ve binlercekişinin ölümüne yol açmakla kalmadı, Körfez Savaşı'nın ardından ABD Başkanı 'Baba' George Bush'un ilan ettiği Yeni Dünya Düzeni'nin aslında nasıl bir düzensizlik olduğunu da açığa çıkardı. 'Buş oğlu Buş' un "Ya bizdensiniz, ya da düşmandansınız" diyerek başlattığı Haçlı seferi hala sürüyor.
11 Eylül'ün hemen ertesinde, olayın sıcaklığı daha geçmeden kaleme alınan bu yazılarda çöken binalarda yakınlarını kaybeden sıradan insanlarla birlikte adı bilinenler, hayli ünlü olanlar da var. Fanatik bir Yahudi tarafından ölümden kurtarılan Pakistanlı genç Umsan Farman'ı tanımazsınız ama Eduardo Galeano veya Noam Chomsky'i tanırsınız. Arkadaşları çöken kulelerin altında kalan sağlık görevlisi James Creedon'ı da tanımazsınız ama Arundhati Roy'u veya Edward Said'i tanırsınız herhalde. Ya da bir Filistinli ile evli Amerikalı kadın Elizabeth Price'ı tanımazsınız ama Angela Davis'in adını duymuş olabilirsiniz.
Bu kitapta, bu ünlülerin ve ünsüzlerin hepsi, 11 Eylül ve sonrasında olanları tartışıyor, anlatıyor, değerlendiriyor. Bazıları yaşadıklarını, duygularını aktarıyor, bazıları ise düşündüklerini, analizlerini paylaşıyor.
11 Eylül karşısında yüreği ve aklı buluşturan bu kitaptaki yazıların içtenliğine, insanca yaklaşımlarına, soğukkanlı ve derinlikli değerlendirmelerine herkesin ihtiyacı var.