Bu kitap, 17 Ağustos depremini yaşayan yazarın, içinde hissettiği acı karşısında verdiği "Depremi olmadan önce tahmin etmek" kararı doğrultusunda 7 yıllık çalışmasının sonucu, çoğu uykusuz geçen gecelerin ürünüdür.
17 Ağustos depremi sonrasında İzmit-Derince'de yaşayanların, yazarın burada yaptığı kurtarma, yardım toplama ve dağıtım çalışmalarının da akıcı bir üslupla anlattığı bu kitapta, asıl olarak Dünyada ve Türkiye'de olacak bir depremin, saatler, hatta günler öncesinden nasıl tahmin edilebileceği örnekleriyle anlatılıyor.
Yazarın, İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından organize edilen Deprem tahmini yarışmasında yaptığı tahminlerden bir kesit de veriliyor.
Kitabı okuduktan sonra siz de bulunduğunuz yerde yıkıcı bir deprem olup olmayacağını anlamakta zorlnmayacaksınız.
Ya deprem olursa korkularınızdan kurtulmak için bu kitabı okumanızda yarar var.
Bu kitap, 17 Ağustos depremini yaşayan yazarın, içinde hissettiği acı karşısında verdiği "Depremi olmadan önce tahmin etmek" kararı doğrultusunda 7 yıllık çalışmasının sonucu, çoğu uykusuz geçen gecelerin ürünüdür.
17 Ağustos depremi sonrasında İzmit-Derince'de yaşayanların, yazarın burada yaptığı kurtarma, yardım toplama ve dağıtım çalışmalarının da akıcı bir üslupla anlattığı bu kitapta, asıl olarak Dünyada ve Türkiye'de olacak bir depremin, saatler, hatta günler öncesinden nasıl tahmin edilebileceği örnekleriyle anlatılıyor.
Yazarın, İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından organize edilen Deprem tahmini yarışmasında yaptığı tahminlerden bir kesit de veriliyor.
Kitabı okuduktan sonra siz de bulunduğunuz yerde yıkıcı bir deprem olup olmayacağını anlamakta zorlnmayacaksınız.
Ya deprem olursa korkularınızdan kurtulmak için bu kitabı okumanızda yarar var.