Mustafa Kemal, Fikriye Hanım ve Latife Hanım'ı kastederek söylediği, "Beni iki kadın çok sevdi" sözleriyle, onların kendi hayatı için taşıdıkları büyük önemi ve değeri anlatmaya çalışmıştır.Bu derin sevgi her iki kadın için de, sonu büyük acı ile biten bir sevda oldu. Fikriye Hanım, hayatının baharında acı bir ölümle "Gazi Paşa"sından ayrıldı. Latife Hanım da, boşandıktan sonra "Mukaddes Paşa"sının ölümünü görerek, hayatının sonuna kadar acı bir yalnızlık ve suskunluk içinde yaşadı.Ankara'dan yel gibi geçen bu iki kadın, Mustafa Kemal'in hayatında olduğu kadar, Çankaya Köşkü'nde, Milli Mücadele'de, zafer günlerinde ve Türk devriminin ilk yıllarında, bugün de yarın da unutulmayacak değerde izler bıraktılar.
Mustafa Kemal, Fikriye Hanım ve Latife Hanım'ı kastederek söylediği, "Beni iki kadın çok sevdi" sözleriyle, onların kendi hayatı için taşıdıkları büyük önemi ve değeri anlatmaya çalışmıştır.Bu derin sevgi her iki kadın için de, sonu büyük acı ile biten bir sevda oldu. Fikriye Hanım, hayatının baharında acı bir ölümle "Gazi Paşa"sından ayrıldı. Latife Hanım da, boşandıktan sonra "Mukaddes Paşa"sının ölümünü görerek, hayatının sonuna kadar acı bir yalnızlık ve suskunluk içinde yaşadı.Ankara'dan yel gibi geçen bu iki kadın, Mustafa Kemal'in hayatında olduğu kadar, Çankaya Köşkü'nde, Milli Mücadele'de, zafer günlerinde ve Türk devriminin ilk yıllarında, bugün de yarın da unutulmayacak değerde izler bıraktılar.