Bu kitapta, benliklerini inşa etme sürecinde özgürlüğü bir ufuk olarak belirleyen roman figürlerinin oluşumları inceleniyor. Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun Ankara, Memduh Şevket Esendal'ın Ayaşlı ve Kiracıları, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın bütün romanları ve özellikle Huzur, Cengiz Dağcı'nın Üşüyen Sokak, Cengiz Aytmatov'un Cemile, Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi-Kâbus, Zülfü Livaneli'nin Engereğin Gözündeki Kamaşma, M. Naci Bostancı'nın Işığın Gölgesi, Ümit Kıvanç'ın Siyah Makamı, Mehmet Önal'ın Efsane adlı romanı ile Tarık Buğra'nın bütün romanları çözümlenerek başkişilerinin benlik inşaları değerlendiriliyor. Ayrıca Elif Şafak'ın Ustam ve Ben adlı romanı “yığın edebiyatı” ürünü olarak yorumlanıyor. Kitapta, 1985-2000 yılları arasında yazılan tarihî romanların belirginleştirdiği sorunların irdelendiği oylumlu bir yazı da yer alıyor.
Her bir kurgusal metnin açık veya örtük bir öneride bulunduğu savını ileri süren Mehmet Can Doğan, bu kitaptaki yazılarında, inceleme nesnesi romanlardan kopmadan onların önerilerini, benlik inşası bağlamında belirginleştiriliyor; başka bir deyişle Benliğin ve Özgürlüğün Azabı üzerine romanlarla düşünüyor.
Bu kitapta, benliklerini inşa etme sürecinde özgürlüğü bir ufuk olarak belirleyen roman figürlerinin oluşumları inceleniyor. Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun Ankara, Memduh Şevket Esendal'ın Ayaşlı ve Kiracıları, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın bütün romanları ve özellikle Huzur, Cengiz Dağcı'nın Üşüyen Sokak, Cengiz Aytmatov'un Cemile, Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi-Kâbus, Zülfü Livaneli'nin Engereğin Gözündeki Kamaşma, M. Naci Bostancı'nın Işığın Gölgesi, Ümit Kıvanç'ın Siyah Makamı, Mehmet Önal'ın Efsane adlı romanı ile Tarık Buğra'nın bütün romanları çözümlenerek başkişilerinin benlik inşaları değerlendiriliyor. Ayrıca Elif Şafak'ın Ustam ve Ben adlı romanı “yığın edebiyatı” ürünü olarak yorumlanıyor. Kitapta, 1985-2000 yılları arasında yazılan tarihî romanların belirginleştirdiği sorunların irdelendiği oylumlu bir yazı da yer alıyor.
Her bir kurgusal metnin açık veya örtük bir öneride bulunduğu savını ileri süren Mehmet Can Doğan, bu kitaptaki yazılarında, inceleme nesnesi romanlardan kopmadan onların önerilerini, benlik inşası bağlamında belirginleştiriliyor; başka bir deyişle Benliğin ve Özgürlüğün Azabı üzerine romanlarla düşünüyor.