Feminizm, kökeninde Latincede kadın manasına gelen “femine” kelimesinden türemiştir. Feminizm kavramı üzerine ortak bir tanım yapmak oldukça zordur. Pek çok yaklaşım veya teori, konu üzerine farklı feminizm tanımları getirmiş, ayrıca araştırmacı ve akademisyenler de farklı feminizm tanımları yapmışlardır. Ancak genel bir çerçeve çizmek adına Michel'in Feminizm tanımına başvurulabilir. Michel feminizmi “kadınların kendi aralarında bir dayanışma yaratarak, erkek egemen dünyanın norm ve değerlerine, cinsiyetçi politikalarına karşı başlatmış olduğu mücadele” olarak tanımlamaktadır. Bu tanımlamadan yola çıkarak feminizmin, 18. yüzyılda kendini gösteren, kadınların sorunlarına eğilen; kadının ataerkil yapı içerisinde dışlanışını, ezilişini ele alan ve bu durumun düzeltilmesi için patrial norm ve değerlere karşı mücadeleyi amaçlayan toplumsal bir hareket olduğu belirtilebilir.
Feminizm, kökeninde Latincede kadın manasına gelen “femine” kelimesinden türemiştir. Feminizm kavramı üzerine ortak bir tanım yapmak oldukça zordur. Pek çok yaklaşım veya teori, konu üzerine farklı feminizm tanımları getirmiş, ayrıca araştırmacı ve akademisyenler de farklı feminizm tanımları yapmışlardır. Ancak genel bir çerçeve çizmek adına Michel'in Feminizm tanımına başvurulabilir. Michel feminizmi “kadınların kendi aralarında bir dayanışma yaratarak, erkek egemen dünyanın norm ve değerlerine, cinsiyetçi politikalarına karşı başlatmış olduğu mücadele” olarak tanımlamaktadır. Bu tanımlamadan yola çıkarak feminizmin, 18. yüzyılda kendini gösteren, kadınların sorunlarına eğilen; kadının ataerkil yapı içerisinde dışlanışını, ezilişini ele alan ve bu durumun düzeltilmesi için patrial norm ve değerlere karşı mücadeleyi amaçlayan toplumsal bir hareket olduğu belirtilebilir.