Günümüzde modern etkilerle beslenen kadın ve erkek, "kurgu dünya"da sunulan manken ve aktrisleri kendine model almaktadır. Bu modellemeler, evliliğe ve evlilik içi duygusal ilişkilere yönelik beklentileri de derinden etkilemektedir. Modern tüketim kültürü bir anlamda; erkeği kadına, kadını erkeğe kışkırtarak kendine özgü bir pazar oluştururken, yıpranan değerlerin etkisiyle aileler de sarsılmaktadır. Erkek ve kadın ergenlik ve gençlik döneminden başlayarak kadın erkek dünyasının Tutku (beklentiler) ve Sevgi (öz değerler) Dünya'yı fark etme becerisini geliştirebilmelidir. Sevgi dünya'ya açılan kapıları bir bir geçerken kurgu dünya'nın kendilerine sunduğu parlak ve pembe dünyayı değil; insan olmanın ve sevginin gerçeğini yakalayabilmeliler. Hedeflerinde yapay olarak kurgulanmış ve kendilerine hazır sunulmuş "kurgu hayal dünyası" değil; her birinin farklılık ve zenginlikler taşıyan kendi benlik özlerinde oluşmuş olan ya da çabalayarak oluşturacakları, "doğal hayal dünyası"nı kurmak olmalı. Böylece herkes, modern zamanların dayatılan değerlerinin farkında olarak "yeni evlilik bilincini" keşfetmeye başlamalı. Evlilikler flört ve görücü usulünün analizinden başlanarak bütün süreç, başı ve sonuyla birlikte ele alınarak; "evlilik dünyası" yeniden oluşturulmalı. Hem toplum hem de tek tek kişiler olarak, modern zamanlara ait fakat aynı zamanda, geleneği sindirmiş olan, yeni bir "evlilik bilinci"ne ihtiyacımız var. Buna serinin birinci çalışmasında "sevgi anlayışı analizi" ile başladık. Bu kitap, evlenecek gençlerimizin sevgi analizlerini, konunun uzmanı bir toplumbilimcinin kaleminden sizlere sunuyor.
Günümüzde modern etkilerle beslenen kadın ve erkek, "kurgu dünya"da sunulan manken ve aktrisleri kendine model almaktadır. Bu modellemeler, evliliğe ve evlilik içi duygusal ilişkilere yönelik beklentileri de derinden etkilemektedir. Modern tüketim kültürü bir anlamda; erkeği kadına, kadını erkeğe kışkırtarak kendine özgü bir pazar oluştururken, yıpranan değerlerin etkisiyle aileler de sarsılmaktadır. Erkek ve kadın ergenlik ve gençlik döneminden başlayarak kadın erkek dünyasının Tutku (beklentiler) ve Sevgi (öz değerler) Dünya'yı fark etme becerisini geliştirebilmelidir. Sevgi dünya'ya açılan kapıları bir bir geçerken kurgu dünya'nın kendilerine sunduğu parlak ve pembe dünyayı değil; insan olmanın ve sevginin gerçeğini yakalayabilmeliler. Hedeflerinde yapay olarak kurgulanmış ve kendilerine hazır sunulmuş "kurgu hayal dünyası" değil; her birinin farklılık ve zenginlikler taşıyan kendi benlik özlerinde oluşmuş olan ya da çabalayarak oluşturacakları, "doğal hayal dünyası"nı kurmak olmalı. Böylece herkes, modern zamanların dayatılan değerlerinin farkında olarak "yeni evlilik bilincini" keşfetmeye başlamalı. Evlilikler flört ve görücü usulünün analizinden başlanarak bütün süreç, başı ve sonuyla birlikte ele alınarak; "evlilik dünyası" yeniden oluşturulmalı. Hem toplum hem de tek tek kişiler olarak, modern zamanlara ait fakat aynı zamanda, geleneği sindirmiş olan, yeni bir "evlilik bilinci"ne ihtiyacımız var. Buna serinin birinci çalışmasında "sevgi anlayışı analizi" ile başladık. Bu kitap, evlenecek gençlerimizin sevgi analizlerini, konunun uzmanı bir toplumbilimcinin kaleminden sizlere sunuyor.