Bilişim sistemlerinin, Türk Ceza Hukuku'na hak ettiği şekilde dahil edilmesi deneyimi uzun yıllardır devam etmektedir. Bu süreçte bilişim sistemlerini sistematik içinde sunmak, üstelik bunu gelecekte yaşanacak tüm gelişmeleri öngörerek yapabilmek haklı ve zor bir çaba gerektirmiştir. Elde ettiğimiz tüm gelişmelere karşın, bilişim alanının korkutucu belirsizliği halen etkisini kuvvetli olarak hissettirmektedir. Bu eserle, Bilişim Ceza Hukuku birikimimize katkı sunma amacındayız. Bilişim sistemlerini "insan algısı" kavramıyla sınırlandırdığımız, üç unsur halinde öngördüğümüz sistematik bir yaklaşım ile yeni kazanımlar elde edebilmek temel çıkış noktamızdır. Eserin ilk bölümlerinde ortaya konulan bu model, yine son bölümde TCK m. 244'te yer alan "Bilişim Sistemini Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu" pratikleri üzerinde uygulanmaya çalışılmıştır.
Bilişim sistemlerinin, Türk Ceza Hukuku'na hak ettiği şekilde dahil edilmesi deneyimi uzun yıllardır devam etmektedir. Bu süreçte bilişim sistemlerini sistematik içinde sunmak, üstelik bunu gelecekte yaşanacak tüm gelişmeleri öngörerek yapabilmek haklı ve zor bir çaba gerektirmiştir. Elde ettiğimiz tüm gelişmelere karşın, bilişim alanının korkutucu belirsizliği halen etkisini kuvvetli olarak hissettirmektedir. Bu eserle, Bilişim Ceza Hukuku birikimimize katkı sunma amacındayız. Bilişim sistemlerini "insan algısı" kavramıyla sınırlandırdığımız, üç unsur halinde öngördüğümüz sistematik bir yaklaşım ile yeni kazanımlar elde edebilmek temel çıkış noktamızdır. Eserin ilk bölümlerinde ortaya konulan bu model, yine son bölümde TCK m. 244'te yer alan "Bilişim Sistemini Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu" pratikleri üzerinde uygulanmaya çalışılmıştır.