"Yeter söz milletindir!" sloganı ile milyonları peşinden sürükleyerek iktidara gelen Demokrat Parti, 27 Mayıs Darbesi ile hükümetten düşürülmüştür. Kimilerine göre bu darbe Halk Partililerin bir oyunuydu, kimilerine göre Menderes'in Kore'ye asker göndererek yaptığı hatanın bedeliydi, kimilerine göre ise de bu Amerika'nın işiydi. Ama karşımızda tüm çıplaklığıyla duran bir gerçek var: O da darbenin yapılmış ve Türkiye'nin başbakanı ve bakanları asılmıştır. Bir oldu bitti darbesi olarak adlandırılan 27 Mayıs Darbesi, herkesin yaşamından bir şeyleri alıp götürdü. Artık Türkiye yeni bir döneme girmişti. Özgürlükler Anayasası olan 61 Anayasası kabul edilmişti. Türkiye adeta kaynayan bir kazana dönmüş, gelecek kara bulutlarla kaplanmıştı. Gelecek nelere gebeydi? Celal Bayar, Menderes'in sağ kolu, fikir arkadaşı, son anda ipten dönen adam! Darbenin en önemli görgü tanığı yaşadığı bütün olayları anlatarak Türkiye'nin yakın tarihine ışık tutuyor. 27 Mayıs Darbesi'nin öncesini ve sonrasını usta gazeteci İsmet Bozdağ'ın kaleminden ve Celal Bayar'ın ağzından okuyacaksınız.
"Yeter söz milletindir!" sloganı ile milyonları peşinden sürükleyerek iktidara gelen Demokrat Parti, 27 Mayıs Darbesi ile hükümetten düşürülmüştür. Kimilerine göre bu darbe Halk Partililerin bir oyunuydu, kimilerine göre Menderes'in Kore'ye asker göndererek yaptığı hatanın bedeliydi, kimilerine göre ise de bu Amerika'nın işiydi. Ama karşımızda tüm çıplaklığıyla duran bir gerçek var: O da darbenin yapılmış ve Türkiye'nin başbakanı ve bakanları asılmıştır. Bir oldu bitti darbesi olarak adlandırılan 27 Mayıs Darbesi, herkesin yaşamından bir şeyleri alıp götürdü. Artık Türkiye yeni bir döneme girmişti. Özgürlükler Anayasası olan 61 Anayasası kabul edilmişti. Türkiye adeta kaynayan bir kazana dönmüş, gelecek kara bulutlarla kaplanmıştı. Gelecek nelere gebeydi? Celal Bayar, Menderes'in sağ kolu, fikir arkadaşı, son anda ipten dönen adam! Darbenin en önemli görgü tanığı yaşadığı bütün olayları anlatarak Türkiye'nin yakın tarihine ışık tutuyor. 27 Mayıs Darbesi'nin öncesini ve sonrasını usta gazeteci İsmet Bozdağ'ın kaleminden ve Celal Bayar'ın ağzından okuyacaksınız.