Türk Edebiyatında 'gerçek' kadar 'hayal', 'geçmiş' kadar 'şimdi', 'imgesel' olduğu kadar 'narrative', 'Doğu' kadar 'Batı' olan İstanbul'un bütün türlerde ana mekan olduğu yadsınamaz. Kadıköy de İstanbul olduğu kadar Anadolu'dur. İstanbul'a ait olduğu kadar uzaktır buradan. Moda kadar eski, Fikirtepe kadar varoştur; Yeni Sahra kadar köy, Göztepe kadar kenttir; Rıhtım kadar deniz, Koşuyolu kadar topraktır; Yeldeğirmeni gibi yokuşlu, Papazın Çayırı gibi düzayaktır; Çarşısı kadar yerli, Bahariyesi kadar Batılı; Suadiyesi kadar güzel, apartmanları kadar çirkindir. Vapurlarının ruhu vardır, burada yaşar insanlar. Haydarpaşa'yla kavuşturur, ayırır; uzaklaştırıp yakınlaştırır. Semtlerinde yaşayanların oluşturduğu etnik renkler yaşananlara rağmen solmamıştır, Kadıköy'de. Bir dünya cennetidir, Kadıköy…
Türk Edebiyatında 'gerçek' kadar 'hayal', 'geçmiş' kadar 'şimdi', 'imgesel' olduğu kadar 'narrative', 'Doğu' kadar 'Batı' olan İstanbul'un bütün türlerde ana mekan olduğu yadsınamaz. Kadıköy de İstanbul olduğu kadar Anadolu'dur. İstanbul'a ait olduğu kadar uzaktır buradan. Moda kadar eski, Fikirtepe kadar varoştur; Yeni Sahra kadar köy, Göztepe kadar kenttir; Rıhtım kadar deniz, Koşuyolu kadar topraktır; Yeldeğirmeni gibi yokuşlu, Papazın Çayırı gibi düzayaktır; Çarşısı kadar yerli, Bahariyesi kadar Batılı; Suadiyesi kadar güzel, apartmanları kadar çirkindir. Vapurlarının ruhu vardır, burada yaşar insanlar. Haydarpaşa'yla kavuşturur, ayırır; uzaklaştırıp yakınlaştırır. Semtlerinde yaşayanların oluşturduğu etnik renkler yaşananlara rağmen solmamıştır, Kadıköy'de. Bir dünya cennetidir, Kadıköy…