Köpeklerin iç dünyasını bir çoban köpeğinden dinlemeye hazır mısınız? Hayata nasıl bakıyorlar? Koymaya çalıştığımız kurallar, birlikte yaşamak zorunda kaldıkları kediler, insanlar ve özellikle de çocuklarla ilgili ne düşünüyorlar?
Ödüllü usta yazar Jutta Richter son derece özgün, naifliği de içinde barındıran yaramaz bir üslupla bir çoban köpeğini konuşturuyor, onun bugününü, geçmişten hatırladıklarını, ne zaman ağlayıp ne zaman güldüğünü, nasıl yanlış anlaşıldığını, nasıl kahraman olduğunu bizzat kendisinin ağzından anlatıyor. Anton öylesine tatlı bir haylaz ki, başından ve aklından geçenleri okurken bazen gülümseyip bazen hüzünlenmekten kendinizi alamayacaksınız.
Anton bir çoban köpeği. Doğduğu yerden ayrılsa da uzaklarda kendine sıcacık bir yuva bulmuş. Yuvasının sakinleri ise bir kadın, bir erkek, bir çocuk, bir de kedi! Bir Köpeğin Samimi İtirafları'nda Anton iç dünyasının kapılarını sonuna kadar açıyor, her şeyi ama her şeyi tüm içtenliğiyle anlatmaya koyuluyor. Neden sepetinde uyumuyor, neden ayakkabı kemiriyor, neden söz dinlemiyor, neden kediyle geçinemiyor, neden uluyor, neden havlıyor? Neden, neden, neden?.. Hadi Anton anlatsın, biz dinleyelim!
Köpeklerin iç dünyasını bir çoban köpeğinden dinlemeye hazır mısınız? Hayata nasıl bakıyorlar? Koymaya çalıştığımız kurallar, birlikte yaşamak zorunda kaldıkları kediler, insanlar ve özellikle de çocuklarla ilgili ne düşünüyorlar?
Ödüllü usta yazar Jutta Richter son derece özgün, naifliği de içinde barındıran yaramaz bir üslupla bir çoban köpeğini konuşturuyor, onun bugününü, geçmişten hatırladıklarını, ne zaman ağlayıp ne zaman güldüğünü, nasıl yanlış anlaşıldığını, nasıl kahraman olduğunu bizzat kendisinin ağzından anlatıyor. Anton öylesine tatlı bir haylaz ki, başından ve aklından geçenleri okurken bazen gülümseyip bazen hüzünlenmekten kendinizi alamayacaksınız.
Anton bir çoban köpeği. Doğduğu yerden ayrılsa da uzaklarda kendine sıcacık bir yuva bulmuş. Yuvasının sakinleri ise bir kadın, bir erkek, bir çocuk, bir de kedi! Bir Köpeğin Samimi İtirafları'nda Anton iç dünyasının kapılarını sonuna kadar açıyor, her şeyi ama her şeyi tüm içtenliğiyle anlatmaya koyuluyor. Neden sepetinde uyumuyor, neden ayakkabı kemiriyor, neden söz dinlemiyor, neden kediyle geçinemiyor, neden uluyor, neden havlıyor? Neden, neden, neden?.. Hadi Anton anlatsın, biz dinleyelim!