Kanıyor yaraların taze mi acın
Küllenmiş ateşi tütmüyor bacan
Darılmış ekmeğe pişirmiyor sacın
Yoksa Dersim'den mi ayrıldın bacım
Belik belik ördüğün saçın sökülmüş
Ağzındaki inci dişler dökülmüş
Şelek çeken belin bükülmüş
Yoksa Dersim'den mi ayrıldın bacım
Delinmiş tuluğun ayranın öksüz
Ölmüş öküzün harmanın dövensiz
Dersim'e gömün de isterse kefensiz
Yoksa Dersim'den mi ayrıldın bacım
Edalı yürürdün sanırsın sülün
Komşu köye olmuştun gelin
Şar wale içinde kınalı elin
Yoksa özlemin bundan mı bacım
Bir kayıp ozanım yordum seni gönül
Zaman kısadır boş geçer ömür
Ağlasın gözlerin olur kömür
Zamanı var bekle vay deli gönül
Kanıyor yaraların taze mi acın
Küllenmiş ateşi tütmüyor bacan
Darılmış ekmeğe pişirmiyor sacın
Yoksa Dersim'den mi ayrıldın bacım
Belik belik ördüğün saçın sökülmüş
Ağzındaki inci dişler dökülmüş
Şelek çeken belin bükülmüş
Yoksa Dersim'den mi ayrıldın bacım
Delinmiş tuluğun ayranın öksüz
Ölmüş öküzün harmanın dövensiz
Dersim'e gömün de isterse kefensiz
Yoksa Dersim'den mi ayrıldın bacım
Edalı yürürdün sanırsın sülün
Komşu köye olmuştun gelin
Şar wale içinde kınalı elin
Yoksa özlemin bundan mı bacım
Bir kayıp ozanım yordum seni gönül
Zaman kısadır boş geçer ömür
Ağlasın gözlerin olur kömür
Zamanı var bekle vay deli gönül