Osmanlı Devleti zamanında devletin sınırları içinde bulunan nehirlerle ilgili birçok fikir ve proje üretilmiştir. 16. yüzyılda Sakarya Nehri'ni Sapanca Gölü üzerinden Marmara Denizi'ne; Karadeniz'i Don-Volga üzerinden Hazar Denizi'ne; 19. yüzyılın ilk yarısında Asi Nehri ile Fırat Nehri üzerinden Akdeniz'i Basra Körfezi'ne kanallarla birleştirme fikirleri düşünülmüş, uzun ve kısa vadeli çalışmalar yapılmıştır. Nitekim, Tanzimat Fermanı'nın ilanından (1839) dokuz sene sonra da 1848'de Gümüşkan (Dink) madenlerinde müdürlük yapan Ahmed Bey tarafından çok detaylı ve geniş bilgileri ihtiva eden bir "Kızılırmak Projesi" hazırlamıştır. Hazırlanan bu rapor incelendiğinde Kızılırmak ve çevresinin ne kadar önemli olduğu bir defa daha gözler önüne serilmektedir...
Osmanlı Devleti zamanında devletin sınırları içinde bulunan nehirlerle ilgili birçok fikir ve proje üretilmiştir. 16. yüzyılda Sakarya Nehri'ni Sapanca Gölü üzerinden Marmara Denizi'ne; Karadeniz'i Don-Volga üzerinden Hazar Denizi'ne; 19. yüzyılın ilk yarısında Asi Nehri ile Fırat Nehri üzerinden Akdeniz'i Basra Körfezi'ne kanallarla birleştirme fikirleri düşünülmüş, uzun ve kısa vadeli çalışmalar yapılmıştır. Nitekim, Tanzimat Fermanı'nın ilanından (1839) dokuz sene sonra da 1848'de Gümüşkan (Dink) madenlerinde müdürlük yapan Ahmed Bey tarafından çok detaylı ve geniş bilgileri ihtiva eden bir "Kızılırmak Projesi" hazırlamıştır. Hazırlanan bu rapor incelendiğinde Kızılırmak ve çevresinin ne kadar önemli olduğu bir defa daha gözler önüne serilmektedir...