Dr. Rıza Nur'a belki de hayatının en büyük iltifatını, takdirini gösteren insan Mustafa Kemal olmuştur. Kendisini 1. Meclis'te Maarif Bakanı olarak görevlendirmiş; daha sonra Sağlık Bakanı olarak kabinede görev yapmasına imkan tanımıştır, keza bu dönemde Dışişleri Bakan Vekili olarak yetkilendirilmiş, yine Moskova ve Lozan Antlaşmalarında delege olarak tayin edilmiştir. Kuşkusuz ki, bir fani için bu kadar önemli görevleri takdir etmek, onun niteliklerine ve yeteneklerine olan güvenin, hizmet etmesi için fırsat tanınmasının göstergesidir. M.Kemal Atatürk, Rıza Nur'un devlet hizmetlerinde bu kadar öne çıkmasına vesile olduğu gibi, hazırladığı Türk Tarihi'nin yayınlanmasında da destekçisi olmuş, onun bilimsel yönünü olmasa bile gayretini, çalışkanlığını takdir etmiştir. Buna rağmen, Rıza Nur. M. Kemal Paşa'ya 1926 yılından vefatına kadar muhalif kalmış, ülkeye dönüşü İsmet İnönü'nün Cumhurbaşkanlığı döneminde gerçekleşmiştir.
Bu çalışma içerisinde Rıza Nur Bey'in, Atatürk ve Milli Mücüdele'nin önünde yer alan, Cumhuriyet'i kuran tarihi şahsiyetlere karşı küfür ve hakaretlerini içeren ifadelerin zikredilmemesi yoluna gidilmiştir. Sadece yer yer kendisinin içinde bulunduğu sağlıksız ruh halini sergilemek gayesiyle bazı şahıslarla ilgili nitelemeleri ve olaylarla ilgili yorumları çok dikkatli bir şekilde, ölçüsüzlük örnekleri olarak aktarılmıştır.
Değerli okuyucunun bu kayıtlar altında merhum Rıza Nur'a ilişkin bir kanaat geliştirmesi sanırım ki daha yararlı olacaktır.
Dr. Rıza Nur'a belki de hayatının en büyük iltifatını, takdirini gösteren insan Mustafa Kemal olmuştur. Kendisini 1. Meclis'te Maarif Bakanı olarak görevlendirmiş; daha sonra Sağlık Bakanı olarak kabinede görev yapmasına imkan tanımıştır, keza bu dönemde Dışişleri Bakan Vekili olarak yetkilendirilmiş, yine Moskova ve Lozan Antlaşmalarında delege olarak tayin edilmiştir. Kuşkusuz ki, bir fani için bu kadar önemli görevleri takdir etmek, onun niteliklerine ve yeteneklerine olan güvenin, hizmet etmesi için fırsat tanınmasının göstergesidir. M.Kemal Atatürk, Rıza Nur'un devlet hizmetlerinde bu kadar öne çıkmasına vesile olduğu gibi, hazırladığı Türk Tarihi'nin yayınlanmasında da destekçisi olmuş, onun bilimsel yönünü olmasa bile gayretini, çalışkanlığını takdir etmiştir. Buna rağmen, Rıza Nur. M. Kemal Paşa'ya 1926 yılından vefatına kadar muhalif kalmış, ülkeye dönüşü İsmet İnönü'nün Cumhurbaşkanlığı döneminde gerçekleşmiştir.
Bu çalışma içerisinde Rıza Nur Bey'in, Atatürk ve Milli Mücüdele'nin önünde yer alan, Cumhuriyet'i kuran tarihi şahsiyetlere karşı küfür ve hakaretlerini içeren ifadelerin zikredilmemesi yoluna gidilmiştir. Sadece yer yer kendisinin içinde bulunduğu sağlıksız ruh halini sergilemek gayesiyle bazı şahıslarla ilgili nitelemeleri ve olaylarla ilgili yorumları çok dikkatli bir şekilde, ölçüsüzlük örnekleri olarak aktarılmıştır.
Değerli okuyucunun bu kayıtlar altında merhum Rıza Nur'a ilişkin bir kanaat geliştirmesi sanırım ki daha yararlı olacaktır.