Adler, Bireysel Ruhbilim adındaki bu kitabında insanın, temel güdüsü olarak gördüğü yetkinleşme çabasının bir üstünlük çabası ve dolayısıyla da eksiklik duygusunun bir çeşit giderilmesi olabileceğini ileri sürer. Kişinin kendine ve dünyaya ilişkin kanısı, bütün ruhsal süreçlerini etkiler. Adler'e göre önemli yaşam sorunlarının tümü toplumsal olduğundan, bireyi de toplumsal bağlamı içinde ele almak gerekir. Toplumsallaşma insanda doğuştan var olan toplum içgüdüsünün gelişmesiyle gerçekleşir. Her bireyin kişilik yapısı onun özgün amacını ve bu amacı gerçekleştirme yöntemleriyle birlikte o bireyin yaşam biçimini oluşturur; yaşam biçimini bireyin bilincinin az ya da çok dışındadır. Kendi içinde tutarlı olan birey, özgül dürtü ve duygularını yaşam biçimi içinde eritir. Yaşam biçimi, erken çocukluk döneminde oluşur. Önemli etkenleri doğum, bedensel eksiklik ve ilgisizlik ya da şımartılmadır. Mantık, toplumsal ilgi ve kendini aşma ruhsağlığına işarettir. Ruhsal bozukluk ise eksiklik duygusu, kişinin kendi güvenliği konusundaki benmerkezcilik kaygısı ve başkaları üzerinde üstünlük kurma eğilimi ile ayırt edilir. Bu kitabında Adler nevroz türlerini, sanrıları, cinsel hastalık fobisini, uyku bozukluklarını, eşcinselliği, düşleri, fahişeliği, melankoli ve paranoya gibi konuları kendi bireysel ruhbilim kuramından hareket ederek çözümlemeye çalışmaktadır.
Adler, Bireysel Ruhbilim adındaki bu kitabında insanın, temel güdüsü olarak gördüğü yetkinleşme çabasının bir üstünlük çabası ve dolayısıyla da eksiklik duygusunun bir çeşit giderilmesi olabileceğini ileri sürer. Kişinin kendine ve dünyaya ilişkin kanısı, bütün ruhsal süreçlerini etkiler. Adler'e göre önemli yaşam sorunlarının tümü toplumsal olduğundan, bireyi de toplumsal bağlamı içinde ele almak gerekir. Toplumsallaşma insanda doğuştan var olan toplum içgüdüsünün gelişmesiyle gerçekleşir. Her bireyin kişilik yapısı onun özgün amacını ve bu amacı gerçekleştirme yöntemleriyle birlikte o bireyin yaşam biçimini oluşturur; yaşam biçimini bireyin bilincinin az ya da çok dışındadır. Kendi içinde tutarlı olan birey, özgül dürtü ve duygularını yaşam biçimi içinde eritir. Yaşam biçimi, erken çocukluk döneminde oluşur. Önemli etkenleri doğum, bedensel eksiklik ve ilgisizlik ya da şımartılmadır. Mantık, toplumsal ilgi ve kendini aşma ruhsağlığına işarettir. Ruhsal bozukluk ise eksiklik duygusu, kişinin kendi güvenliği konusundaki benmerkezcilik kaygısı ve başkaları üzerinde üstünlük kurma eğilimi ile ayırt edilir. Bu kitabında Adler nevroz türlerini, sanrıları, cinsel hastalık fobisini, uyku bozukluklarını, eşcinselliği, düşleri, fahişeliği, melankoli ve paranoya gibi konuları kendi bireysel ruhbilim kuramından hareket ederek çözümlemeye çalışmaktadır.