Felsefe tarihinin hazmı en zor metinlerinden biri olanBiricik ve Mülkiyetiyayınlandığı dönemde Feuerbach'tan Marx'a birçok filozofun katıldığı boyutlu tartışmalara yol açmış ama yakıcı etkisini, kendisi Stirner'in adını hiç anmasa da, Zerdüşt'tün yazarı üzerinde göstermiştir: Nihilizmi aşmak için onu sonuna kadar yaşamak gerekir.
Stirner her şeyi tüm çıplaklığıyla görmek ister, en başta da çıplaklığın kendisini. Hakikat hakikati perdeleyen bir insan icadıdır ona göre. Özgürlüğe karşı duyulan korkuyla inşa edilmiş bir sığınak. Din, devlet, toplum, hiç kimseyle uzlaşmaz Stirner, kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Basit ama okkalı sorular koyar orta yere. Yenir yutulur şeyler değildir hiçbiri.
İnsan'ın ötesine geçme gerekliliğini bu kadar aleni ilk o dile getirmiştir.
“Ben kendi kudretimin malikiyim ve Ben ancak Biricik olduğumu bildiğim an kudretimin malikiyim. Kendine-sahip-olan, Biricik'te yaratıcı Hiç'e, doğduğu yere geri döner. Benden yüce her varlık, ister Tanrı olsun ister insan, Biriciklik duygumu zayıflatır ve ancak bu bilincin güneşi karşısında sönüp gider. Meselemi Kendime, şu Biricik'e bırakırsam, o zaman meselem kendi yaşamını kendisi tüketen geçici ve ölümlü bir yaratıcının meselesi olur ve diyebilirim ki:
Ben meselemi Hiç'e bıraktım.”
Felsefe tarihinin hazmı en zor metinlerinden biri olanBiricik ve Mülkiyetiyayınlandığı dönemde Feuerbach'tan Marx'a birçok filozofun katıldığı boyutlu tartışmalara yol açmış ama yakıcı etkisini, kendisi Stirner'in adını hiç anmasa da, Zerdüşt'tün yazarı üzerinde göstermiştir: Nihilizmi aşmak için onu sonuna kadar yaşamak gerekir.
Stirner her şeyi tüm çıplaklığıyla görmek ister, en başta da çıplaklığın kendisini. Hakikat hakikati perdeleyen bir insan icadıdır ona göre. Özgürlüğe karşı duyulan korkuyla inşa edilmiş bir sığınak. Din, devlet, toplum, hiç kimseyle uzlaşmaz Stirner, kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Basit ama okkalı sorular koyar orta yere. Yenir yutulur şeyler değildir hiçbiri.
İnsan'ın ötesine geçme gerekliliğini bu kadar aleni ilk o dile getirmiştir.
“Ben kendi kudretimin malikiyim ve Ben ancak Biricik olduğumu bildiğim an kudretimin malikiyim. Kendine-sahip-olan, Biricik'te yaratıcı Hiç'e, doğduğu yere geri döner. Benden yüce her varlık, ister Tanrı olsun ister insan, Biriciklik duygumu zayıflatır ve ancak bu bilincin güneşi karşısında sönüp gider. Meselemi Kendime, şu Biricik'e bırakırsam, o zaman meselem kendi yaşamını kendisi tüketen geçici ve ölümlü bir yaratıcının meselesi olur ve diyebilirim ki:
Ben meselemi Hiç'e bıraktım.”