Bu Mülk Kimindir

Stok Kodu:
9789755747552
Boyut:
13.50x24.00
Sayfa Sayısı:
1124
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
24,00
19,20
9789755747552
577441
Bu Mülk Kimindir
Bu Mülk Kimindir
19.20

Mülkün sahibi konusunda Kur'an'da yer alan en çarpıcı ayetlerden birisi Mü'min Suresi 16. ayettir. Bu ayetin sonunda, Allah'ın kıyamet gününde huzurunda toplayacağı insanlara "Bu mülk kimindir?" şeklinde hitap edeceği anlatılmaktadır. Bu hitap, duyma basiretine sahip olanlar için yaşadığımız alemde her an yenilenmekte; nefsimiz, dolayısıyla bizim zannettiğimiz ve sahiblendiğimiz bedenimizin / varlığımızın da aslı sahibinin Allah olduğu gerçeğini bize hatırlatmaktadır.

Kur'an, Allah'ın göklerin, yerin ve her ikisi arasındaki varlıkların Rabbi / sahibi ve yaratıcısı olduğunu sürekli vurgular. Bunun irfani anlamı, tüm bu varlıkların Allah'ın "tecelli"si olduğu gerçeğidir. Öyleyse aleme böyle bir gözle / anlayışla bakan bir kişi, bu alemin her zerresinden / vechinden kendini "izhar" eden Allah'ın "Bu mülk kimindir?" sözünü "can kulağı" ile duymaktadır. Böyle bir sözü duyanın ise kendisine varlık vermesi, yaşadığı mülke "benim" demesi artık mümkün müdür? Göklerin ve yerin mülkiyetinin / egemenliğinin yalnızca Allah'ın olması, bu ikisi arasında insanın hizmetine verilen her varlığın birer emanet olduğu gerçeğini de bize hatırlatmaktadır. Bu noktadan bakıldığında Ruh'un taşıyıcısı olan beden de diğer varlıklar içerisinde insana verilmiş en anlamlı mülktür. Çünkü Allah'ın tasarruf ve tecellîsinin kemaline yalnızca insânın bedeni/mülkü vasıta olmaktadır.

Allah'ın lütfu ile ferdi kıyametlerini yaşayarak nefsaniyetlerini kendi rûhaniyetlerinde ifna / yok edenler sonunda kendilerinin zannettikleri variyetlerinin yani beden mülklerinin kendilerine ait olmadığını yakînen keşfetmişlerdir. Artık onların cesedinden, nefsinden ve Ruh'undan işleyen Hakk'ın fiilleri ve isimleri olmuştur.

Mülkün sahibi konusunda Kur'an'da yer alan en çarpıcı ayetlerden birisi Mü'min Suresi 16. ayettir. Bu ayetin sonunda, Allah'ın kıyamet gününde huzurunda toplayacağı insanlara "Bu mülk kimindir?" şeklinde hitap edeceği anlatılmaktadır. Bu hitap, duyma basiretine sahip olanlar için yaşadığımız alemde her an yenilenmekte; nefsimiz, dolayısıyla bizim zannettiğimiz ve sahiblendiğimiz bedenimizin / varlığımızın da aslı sahibinin Allah olduğu gerçeğini bize hatırlatmaktadır.

Kur'an, Allah'ın göklerin, yerin ve her ikisi arasındaki varlıkların Rabbi / sahibi ve yaratıcısı olduğunu sürekli vurgular. Bunun irfani anlamı, tüm bu varlıkların Allah'ın "tecelli"si olduğu gerçeğidir. Öyleyse aleme böyle bir gözle / anlayışla bakan bir kişi, bu alemin her zerresinden / vechinden kendini "izhar" eden Allah'ın "Bu mülk kimindir?" sözünü "can kulağı" ile duymaktadır. Böyle bir sözü duyanın ise kendisine varlık vermesi, yaşadığı mülke "benim" demesi artık mümkün müdür? Göklerin ve yerin mülkiyetinin / egemenliğinin yalnızca Allah'ın olması, bu ikisi arasında insanın hizmetine verilen her varlığın birer emanet olduğu gerçeğini de bize hatırlatmaktadır. Bu noktadan bakıldığında Ruh'un taşıyıcısı olan beden de diğer varlıklar içerisinde insana verilmiş en anlamlı mülktür. Çünkü Allah'ın tasarruf ve tecellîsinin kemaline yalnızca insânın bedeni/mülkü vasıta olmaktadır.

Allah'ın lütfu ile ferdi kıyametlerini yaşayarak nefsaniyetlerini kendi rûhaniyetlerinde ifna / yok edenler sonunda kendilerinin zannettikleri variyetlerinin yani beden mülklerinin kendilerine ait olmadığını yakînen keşfetmişlerdir. Artık onların cesedinden, nefsinden ve Ruh'undan işleyen Hakk'ın fiilleri ve isimleri olmuştur.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat