“Günler, geceler, mevsimler sonra o kızın gözyaşları yerini duru, bal yeşili bakışlara bıraktı. Nice sonra dudaklarının kıyısındaki gülümseme yüreğimi sımsıcak sardı. Dudaklarının kıyısındaki sarı tüyleri sevdim. Artık bal yeşili gözleri mutluydu. Artık geceler mışıl mışıldı. Artık şafak güzeldi. Bahar artık kuş vaktiydi! Kuşlar ötmeye biz de kuşları sevmeye başlamıştık. Onlar, Keşiş Dağı'nın batısına doğru uçunca, peşlerine takıldık...
Deliyiz, aylağız, serseriyiz, sevgiliyiz ya...”
“Günler, geceler, mevsimler sonra o kızın gözyaşları yerini duru, bal yeşili bakışlara bıraktı. Nice sonra dudaklarının kıyısındaki gülümseme yüreğimi sımsıcak sardı. Dudaklarının kıyısındaki sarı tüyleri sevdim. Artık bal yeşili gözleri mutluydu. Artık geceler mışıl mışıldı. Artık şafak güzeldi. Bahar artık kuş vaktiydi! Kuşlar ötmeye biz de kuşları sevmeye başlamıştık. Onlar, Keşiş Dağı'nın batısına doğru uçunca, peşlerine takıldık...
Deliyiz, aylağız, serseriyiz, sevgiliyiz ya...”