“Orhan'ın şiirini okuyan kız, erkek kimseyi öldüremez, kimseyi dövemez, kimseyesövemez.”
(Sait Faik, Orhan Veli İçin, 1953)
“Orhan Veli duygulu, duygusever bir kişi, bunu gizlemek, kendi kendinden degizlemek istiyor. Bunun için çarpışıyor kendi kendisiyle, alaya alıyor duygularını,gülüyor kendi kendine. Biliyor ki kendi duygularına bırakıp içli, hani şu samimi denirçeşidinden şiirler yazmak kolaydır, sanat ise zordur, seçme ile çabalama ile varılırona.”
(Nurullah Ataç, Yenilik, 1954)
“Hem eski şiire özgü aletlere hiç el sürmemek, hem de hiç yürünmemiş bir yoldanve kestirmeden hedefe varmak. Hem tam bir yoğunluk ve yalınlığa dayanmak,hem de şiirden ve içerikten hiçbir şey yitirmemek...Doğrusu bazı kimselerinkolay sanmalarının tersine, çok güç ulaşılan bir hedeftir bu. Öyleyken Orhan Veligenellikle bu hedefe ulaşır.”
(Asım Bezirci, Papirüs, 1967)
“Orhan Veli'nin şiiri kalabalık bir şiirdir. Ozan, onun konuşturdukları vetanıttırdıkları hep bir araya gelmişlerdir. Onun hem lirik, hem dramatik, hem deepik olmasından gelir bu.”
(Melih Cevdet Anday, Gösteri, 1985)
“Orhan'ın şiirini okuyan kız, erkek kimseyi öldüremez, kimseyi dövemez, kimseyesövemez.”
(Sait Faik, Orhan Veli İçin, 1953)
“Orhan Veli duygulu, duygusever bir kişi, bunu gizlemek, kendi kendinden degizlemek istiyor. Bunun için çarpışıyor kendi kendisiyle, alaya alıyor duygularını,gülüyor kendi kendine. Biliyor ki kendi duygularına bırakıp içli, hani şu samimi denirçeşidinden şiirler yazmak kolaydır, sanat ise zordur, seçme ile çabalama ile varılırona.”
(Nurullah Ataç, Yenilik, 1954)
“Hem eski şiire özgü aletlere hiç el sürmemek, hem de hiç yürünmemiş bir yoldanve kestirmeden hedefe varmak. Hem tam bir yoğunluk ve yalınlığa dayanmak,hem de şiirden ve içerikten hiçbir şey yitirmemek...Doğrusu bazı kimselerinkolay sanmalarının tersine, çok güç ulaşılan bir hedeftir bu. Öyleyken Orhan Veligenellikle bu hedefe ulaşır.”
(Asım Bezirci, Papirüs, 1967)
“Orhan Veli'nin şiiri kalabalık bir şiirdir. Ozan, onun konuşturdukları vetanıttırdıkları hep bir araya gelmişlerdir. Onun hem lirik, hem dramatik, hem deepik olmasından gelir bu.”
(Melih Cevdet Anday, Gösteri, 1985)